Olay, 3 Haziran 2014'te Sarıoğlan ilçesi Palas Mahallesi'nde meydana geldi. Cemal Uzun'un evine giren kar maskeli kişiler, olay tarihinden 2 hafta önce nişanlanan kızı Adeviye Uzun'un (15) altınlarını çalmaya kalkıştı. Bu sırada Adeviye Uzun, kolundan ve karnından bıçaklandı. Boğuşma sesleri üzerine yatak odasından çıkan Cemal Uzun çıkan arbedede pompalı tüfekle vurularak öldürüldü. Adeviye Uzun, tedavisinin ardından sağlığına kavuştu. O dönem olayla ilgili yürütülen soruşturmada şüphelilere ulaşılamadı.

BİNE YAKIN KİŞİYLE GÖRÜŞÜLDÜ

İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, 7 yıl sonra cinayet dosyasını yeniden açtı. Ekipler, Kayseri genelinde bine yakın kişiyle yüz yüze görüştü. Aile üyeleri üzerinde yoğunlaşan ekipler, öldürülen Cemal Uzun’un eşi Fadime Uzun, kardeşi Nuri Uzun ile eşi Nejla Uzun'u gözaltına aldı. Suçlamaları reddeden şüphelilerden Nuri Uzun, tutuklandı. Cemal Uzun'un eşi Fadime Uzun ile yengesi Nejla Uzun ise serbest bırakıldı. Nuri Uzun'un bazı televizyon programlarına çıkarak ağabeyi Cemal Uzun'u öldüren kişilerin yakalanmasını istediği de ortaya çıktı. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma tamamlanarak iddianame düzenlendi. İddianamede, Nuri Uzun hakkında, 'kardeşi kasten öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istendi. Kayseri 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde sanık Uzun'un yargılanmasına başlandı. Davanın ilk duruşmada sanık Uzun ile ölen Cemal Uzun'un müşteki yakınları hazır bulundu. Sanık Uzun, savcılık ifadelerini tekrar edip, ağabeyini öldürmediğini savundu.

'ÖLDÜRÜYORSAN ÖLDÜR DEDİM'

Yüzünde kar maskesi, elinde de av tüfeği olan bir kişi gördüğünü anlatan sanık Uzun, şunları söyledi: "Namlusu bana dönük, eli sürekli tetikteydi. 'Şaka mı yapıyorsun?' dedim. Şaka olmadığını, altınlara geldiğini söyledi. 'Çeyrek altın bile evde yok' dedim. '2 tane düğün yaptınız, altınları getir' dedi. O sıra ağabeyim, bu kişinin önüne çıktı. 'Sana bir çeyrek bile vermem' diyerek üzerine yürüdü. O kişi de 'gelme, vururum' dedi. Kararlı olduğunu anlayınca, ağabeyime 'altınları verelim' dedim. Eşim Nejla'ya, 'altınları getir' diye bağırdım. Boynundaki altın zincire sıralı, 5 yarım altın şeklindeki kolyeyi alıp, verdim. Sonra plastik kelepçe çıkararak 'herkesi bağla' dedi. 'Öldürüyorsan, öldür' diyerek kimseye kelepçe takmayacağımı söyledim."

'KESİNLİKLE BEN ÖLDÜRMEDİM'

Altınları istediğini iddia eden kişinin yeniden altın talebinde bulunduğunu söyleyen sanık Uzun "Söz konusu kişiyle tartışırken silah patladı. Bu sırada balkon kapısının kapandığını duydum. Ateş ettikten sonra, 'ağabeyini vurdum, git bak' dedi. Balkon kapısına doğru baktığımda, ağabeyimin vurulduğunu gördüm. Şahsa doğru 'öldürmüşsün' diyerek, yöneldiğimde giriş kapısından çıktığını gördüm. Ağabeyimin bazasının altında olan tüfeği bulmaya gittim, bulamadım. Bulsaydım, şahsın peşinden gidecektim. Sonra yengem tüfeği getirdi. Aradan 5 dakika geçmişti. O yüzden gitmedim. O zamana kadar yengemi hiç görmemiştim. Sonra ambulansı arayıp, 2 ambulans talep ettim. Ağabeyimi kesinlikle ben öldürmedim. Suçsuzum" diye konuştu. Duruşmada ayrıca 2 tanık dinlendi. Mahkeme heyeti, sanık Uzun'un tutukluluk halinin devamına karar verip, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. (DHA)

Editör: Haber Merkezi