Uzun bir aradan sonra yeniden bu satırları yazmak heyecan verici.

Hem dinlendik,

Hem analiz ettik,

Hem araştırdık,

Hemde bol bol dua ettik.

Hepinizin de bildiği gibi Süper Lige kısa bir süre kaldı.

Tüm takımlar gibi temsilcimiz, gözbebeğimiz Kayserispor’da çalışmalarına devam ediyor. Şu ana kadar 2 hazırlık maçı yaptık ama tam hazır olmadığımız gün yüzüne çıktı.

Bu maçlar çok önemli değil ama ilerisi için, planları hayata geçirmek için ve takımın eksikliklerini iyi görmek için değerli.

Bu noktada kafamda deli sorular var.

Ama o kadar zorluğun içerisinde iyi bir kadro kurmak isteyende bir yönetim ve teknik heyet var. Şimdiye kadar Kayserispor’a gelenler elbette önemli isimler ama…

Şimdi Mensah iyi bir oyuncu. Ama Kayserispor’da oynadığı dönemlerde kurtardığı pek maçını hatırlamam. Ne Erol Bedir döneminde ne de Berna Başkan döneminde.

Sahada gezen, kafasına göre oynayan, istediği zaman fırtına çıkaran bir isim.

Beşiktaş’a gittiğinde de yine sahada gezen, maçın içinde kaybolan, ikinci ve üçüncü bölgede ne yaptığını bilmeyen bir Mensah vardı.

O yüzden de çok fazla kadroda yer alamadı.

Şimdi böyle bir Mensah’tan bahsediyorum.

Yine aynı Mensah’ı mı izleyeceğiz korkusu bende hala var. Umarım yanılırım.

Emrah Başsan, kaliteli ve kanatta önemli işler yapmış birisi. Erzurumspor’da kurtardığı maçları da bire bir izledim.

Geçen sezonun üzerine koymaz ise saç baş yoldurmasından korkuyorum.

Lionel Carole, Galatasaray döneminden çok iyi hatırlanmayacak bir isim.

Tecrübeli, kaliteli ama istenileni bir türlü verememişti. O dönem şöyle bir iddiada gündeme gelmişti. Carole’nin göz problemi olduğu ve renkleri tam ayırt edemediği ifade edilmişti.

Yani, iyi bir performans dönemi geçirmedi. Yaptığı hatalar şimdi bile gözümün önünde geçti. İnşallah sol kanat yalpalamaz.

Onur Bulut, hem sağ bek hemde orta saha pozisyonunda da görev yapabilen bir isim. Profesyonel kariyerine 2011 yılında VfL Bochum II kulübünde başladı. Daha sonra sırasıyla VfL Bochum, SC Freiburg, Eintracht Braunschweig ve Alanyaspor kulüplerinde oynadı. Alanyaspor’da göze batan bir isimdi. Hırsı, çalışkanlığı ile katkı sunacağına inanıyorum.

Majid Hosseini, Trabzonspor’da güzel maçlar gibi çok kötü maçlarda çıkardı. Defans hattında bulabileceğimiz iyi isimlerden birisi. Ama yıldızı sönük isimlerden birisi.

Bunlar kafamdan geçen düşünceler. İnşallah takıma büyük katkı sunacaklarına da inanıyorum.

Bu kadar bütçe ile bunlardan daha iyisi olmaz zaten.

Şehir zaten sahip çıkmıyor,

Şehri yönetenler büyük büyük laflar ama gerisi boş tarla,

Sanayicileri desen “Aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın” mantığı,

Kimileri ise kafasını kuma gömmüş, ama her yeri açıkta,

Kayseri’de milyon Eurolar kazanan firmalar desen ama futbola beni bulaştırmayın egosu,

Berna Gözbaşı ne yaparsa yapsın bize ne kardeşim diyen vurdum duymazlar,

Say sayabildiğin kadar.

İşin özü aslında şu.

Hani Kayseri ticaret ve sanayi şehri deyip hava atanlar var ya, onlara Kayserispor’un yeni sponsorun ismini söyleyin yeter.

Taaaaa Denizli’den bir firma Kayserispor’a sponsor oluyor bizim beyefendilerin sesi çıkmıyor.

Şimdi ne olarak soruyorum.

Kayserispor’un ana sponsoru Kayserili firmalar mı olmalı, yoksa şehir dışındaki firmalar mı?

Elbette sponsor olan firmaya sonsuz teşekkürler. Bir tek cümle söyleyemem.

Gelin görün ki, Kayseri şehri bu konuda da sınıfta kalmıştır.

Öyleyse soruyorum, suç kimin?

Büyük özveri ile takımı ayağa kaldırmaya çalışan Berna Gözbaşı’nın mı suçu, yoksa hem genel kurullarda hemde diğer platformlarda bir birlerine gaz veren şehri yönetenlerin mi?

Aslında sorunun yanıtı açık ve net.

Bence Şehri yönetenler suçlu. Berna Başkan daha ne yapsın.

Kimse topu taca atmasın.

Benim içim sızladı.

Koskoca Kayseri’de takımımıza sponsor olacak bir tek kişi, firma çıkmadı.

Son olarak Berna Başkan ve yönetimine Allah kolaylık versin.

Böyle bir ortamda Kayserispor’u ayağa kaldırmak her babayiğidin harcı değil.

“Mevlâ Görelim Neyler, Neylerse Güzel Eyler”