Eğitim Sen, 2016-2017 Eğitim-Öğretim Yıl Sonu Eğitimde Cinsiyetçilik Raporu’nu açıkladı. Eğitim Sen Genel Merkezi’nde Kadın Sekreteri Derya Yulcu tarafından açıklanan rapora göre, Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve ayrımcılığı, her alanında ciddi boyutlarda. Raporda, bu eşitsizliğin özellikle kadınları ve kız çocuklarını etkilediği belirtildi.

Eğitim Sen, 2016-2017 Eğitim-Öğretim Yıl Sonu Eğitimde Cinsiyetçilik Raporu’nda şu bilgilere yer verildi:

'Çocuk istismarı artıyor'

“12 yaşından büyük çocukların kendi yaşlarıyla orantılı cinsel farkındalıkları araçsallaştırılarak tecavüzcüleri aklamak için bir düzenleme yapılmak istenmesi 2016 yılına kara bir leke olarak geçti. Karşı karşıya olduğumuz tehdit, sadece bir ceza düzenlemesi değil, bu ülkedeki milyonlarca kız çocuğuna biçilen, layık görülen karanlık bir gelecektir. AKP’nin kız çocuklarını istismarcıları ile evlendirmek istediği yasa taslağı kadın örgütlerinin eylemleri ile geri çekilmiştir.

‘İlk 5 ayda 182 çocuk istismara uğradı’

2016 yılında Ensar Vakfı’nda 45 erkek çocuğunun cinsel istismara uğramasının ardından, Adıyaman’da 30 öğrencinin cinsel istismara uğraması ile çocuk istismarının geldiği boyut ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı çocuk istismarını önlemek için politikalar geliştirmediği gibi konuyla ilgili istatistik tutmaya bile gerek duymuyor. Kadın örgütlerinin yaptığı istatistikler ve mahkemelere yansıyan olaylar neticesinde, MEB’in cinsel istismarı meşrulaştıran politikaları sonucu, 2017 yılının ilk beş ayında 182 çocuğun cinsel istismara uğradığı ortaya çıktı.

Türkiye’de AKP’nin iktidarda olduğu 2002’den bu yana 18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yaptı. 15 yaşın altında cinsel istismara uğrayarak doğum yapan çocuk sayısı ise 15 bin 937 olarak kayıtlara geçti. Tüm bu verilere karşın hükümet, çocuklara yönelik istismarı önleyecek tedbirleri almamıştır.

‘Kız çocukları eğitim hakkından yararlanamıyor’

Türkiye’de özellikle kız çocukları başta olmak üzere yoksul, emekçi ailelerin, kırsal kesimde ve/veya bölge illerinde yaşayan çocuklar; eğitim hakkından eşit koşullarda ve parasız olarak yararlanamamaktadır. Ulusal, cinsel, sınıfsal vb. eşitsizlikler, anadilinde eğitim gibi en temel sorunlar hükümetlerin çözmek bir yana daha da derinleştirdiği temel sorunlar olarak eğitim sisteminin öncelikli gündem maddeleri olmayı sürdürmektedir.

AKP’nin cinsiyetçi politikalarından dolayı okula devam edemeyen kız öğrenciler erken yaşta evlendirilirken erkek çocuklar ise ev dışında çalıştırılmaya mahkûm bırakılmıştır.

‘709 bin çocuk işçi var’

AKP iktidarı döneminde 20 bine yakın işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirmiştir. 2012 yılında 601 bin olan 15-17 yaş arası çocuk işçi sayısı, 2016 yılına gelindiğinde 709 bin olmuştur. İş cinayetleri hız kesmezken, çocuk işçi ölümleri de giderek “yerleşik” bir hal almıştır. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin raporuna göre 2016 yılı boyunca en az 56 çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetmiştir. 2017’nin ilk 4 ayında ise her ay en az 2 çocuk iş cinayetine kurban gitmiştir. Buna en çarpıcı örnek ise, mayıs ayında yine çocuk işçi cinayetiyle başladı. Resmi tatil olan 1 Mayıs’ta, çalıştığı atölyede, yük asansörü ile duvar arasına sıkışan çocuk işçi Ömer Faruk Sever hayatını kaybetti.”

Raporu açıkladıktan sonra kısa bir konuşma yapan Eğitim Sen Kadın Sekreteri Derya Yulcu, “Eğitim Sen olarak, kamusal, parasız, demokratik, nitelikli, bilimsel ve anadilinde eğitim hakkının önündeki engellerin kaldırılması, cinsiyetçi ve cinsel saldırıları körükleyen zihniyetin değişmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

Editör: Haber Merkezi