CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Kayseri’de 39 günde ölümle sonuçlanan 7 intihar olayının olduğunu belirterek konuyu meclis gündemine taşıdı. 5 Eylül 2020 tarihi ile 14 Ekim 2020 tarihleri arasında sadece Kayseri’de ölümle sonuçlanan ve basına yansıyan 7 intihar olayının olduğunu belirten Arık, çok sayıda intihar teşebbüsünün ise son anda önlendiğini ifade etti. Konuyla ilgili olarak 2 yıl önce de bir Araştırma Önergesi verdiğini ancak iktidar tarafından önergenin kabul edilmediğini hatırlatan Arık, “Türkiye’de son yıllarda kimi zaman toplu, kimi zaman bireysel intihar olaylarına tanık oluyoruz. Bu olayları adli bir vaka olarak görmenin ötesinde bir halk sağlığı sorunu olarak görmemiz ve bu konuda titizlikle bir çalışma yapmamız gerekiyor” dedi.

Arık, Araştırma Önergesi’nin gerekçesini ise şu sözlerle açıkladı: “TÜİK verilerine göre, ülkemizde; 2018 yılında 3342 kişi intihar ederken 2019 yılında 3406 kişi yaşamını sonlandırdı. DSÖ, dünyada her 40 saniyede bir intiharın, her 3 saniyede ise bir intihar girişiminin yaşandığını belirtmektedir. Dünya genelinde son 45 yılda intihar olaylarının yüzde 60 civarında arttığı belirtilirken, intihar olaylarının tüm dünyada ilk 10 ölüm nedeni arasında yer aldığı görülmektedir. Kayseri’de 5 Eylül 2020 tarihi ile 14 Ekim 2020 tarihleri arasında, sadece basına yansıyan, ölümle sonuçlanan 7 intihar vakası meydana geldi. Söz konusu olaylarda Melikgazi ilçesine bağlı Beyazşehir Mahallesi Hereke Caddesinde meydana gelen olayda Mehmethan G. isimli 20 yaşındaki gencin hayatına son verdiği görülürken, diğer yanda 7 Eylül 2020 tarihinde Kocasinan İlçesi Yunusemre Mahallesi’nde olduğu gibi 80 yaşındaki bir kadının canına kıydığı görülüyor. Bunun yanında teşebbüs aşamasında kalan çeşitli intihar girişimleri de yaşandı. Yaklaşık 40 günlük sürede 7 kişinin kendi hayatına son vermesi toplumun üzerinde hassasiyetle durması gereken bir konudur. Haberlere ‘Girdiği bunalım sonucu hayatına son verdi’ cümleleriyle yansıyan bu ölümler sadece bunalım denilerek geçiştirilemeyecek kadar önemli bir konudur.

Kişinin trajik bir biçimde hayatına son vermesi olan intihar olayları, beraberinde yıkılmış aileler, arkadaşlar ve tanıdıklar bırakan ciddi bir halk sağlığı sorunudur. DSÖ’nün geliştirdiği sağlık politikaları içinde intiharı önleme çalışmalarının hedef haline getirildiğini biliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti olarak böylesi temel bir halk sağlığı problemini görmezden gelmek olmaz. Gün be gün artış gösteren ve toplumu derinden etkileyen bu temel halk sağlığı sorununun nedenlerini araştırmak ve çözüm yollarını ortaya koymak devletlerin asli görevi olmalıdır.

Kurulacak olan Araştırma Komisyonu ile intihar olaylarının perde arkası araştırılarak, insan ölümlerinin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.”

Editör: Haber Merkezi