Bana Göre, bu gün ülkenin içine düşürüldüğü acınası tablo ve melez rejimin tek sorumlusu olan Devlet Bahçeli ve ülke menfaatleri yerine talimatla oy kullanarak ülkeyi bu noktaya getiren MHP Meclis Grubudur.

Bunu bir kenara not olarak iliştirelim ve gelelim asıl konuya.

Sayın Bahçeli, önüne konan anketlerde partisinin hazin erimesini durdurmak için yurt geneline saldı partisini yönetenleri.

‘Adım adım 2023, aydınlatma toplantıları’ yaptırıyormuş.

Bu toplantılardan biri de, Merhum Alpaslan Türkeş’in Memleketi Pınarbaşı İlçesi’nde yapıldı.

MHP MYK Üyesi Ahmet Savaş Çolak isimli biri çıktı, Dursun Ataş ile geçmişte, hatta bu gün bile muhabbeti olan insanların huzurunda, MHP Pınarbaşı eski Belediye Başkanı, İyi Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş hakkında, buraya yazmaya haya edeceğim bir cümle kurdu.

Hemi de Pınarbaşı İlçesi’nde, yani Dursun Ataş’ın Memleketinde.

Hemi de, Dursun Ataş kadar, saygı duyduğum Pınarbaşı Belediye Başkanı Memduh Uzunluoğlu’nun, Sarız Belediye Başkanı Baki Bayrak, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İl Başkanı ve diğer yöneticilerin gözlerinin içine baka baka.

Beni çok üzen nedir biliyor musunuz?

O salonda bir babayiğitin çıkıp da, “Hop arkadaş, siyaseten bizden kopmuş olabilir ama Dursun Ataş bu ilçenin, bu kentin sevilen, saygı duyulan ve bizlerle de muhabbetini kesmeyen bir yüzüdür. Siyaseten eleştirebilirsin, ama onun temizliğine, soyuna, sopuna, sütüne dil uzatmak senin hakkın da değil, haddin de” dememesi, diyememesi.

Bu densiz söyleme sessiz kalarak, Türkeş’in ilçesinde Türkeş’in kemiklerini sızlattığınızın farkında değil misiniz?

1977’den bu yana Kayseri ve Türkiye siyasetini, bir gazeteci olarak takip ederim.

Dursun Ataş, bu süre zarfında Kayseri Siyasetinde yer bulan ve sayıları bir elin parmaklarını geçemeyecek örnek siyasilerden biridir.

Dürüstlüğüne, namusuna, kişiliğine, haysiyetine, çalışkanlığına, üstlendiği görev ve sorumluluğu her zaman layıkıyla yerine getirmişliğine, ben de dahil her partiden yurttaşın kefalet edebileceği bir insandır.

Senin bu hadsiz yakıştırman Pınarbaşı İlçesi’nde yaşayan MHP’ye gönül vermişleri yaralamıştır en çok ve göreceksin ilk seçimde bu sözlerinin faturasını partine keseceklerdir.

Bak bu gün, senin de yazı yazdığın gazetenin yazarı Yıldıray Çiçek’in, senin bu gün omuz omuza yol yürüdüğün, onları üzmemek için Kayseri Milletvekilinizi bile harcadığınız Mehmet Özhaseki için neler söylemişti bir yazısında.

Oku da gör, kimlerle yol yürüdüğünüzü:

“Bugün yazımda size iki isimden bahsedeceğim. Birisi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, diğeri ise Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki… Aslında anlatacaklarıma sembol olsun diye bu iki ismi ön plana çıkardım. Bunlar gibi Türkiye genelinde çok kişiler var. "Oralıyken buralı, buralıyken oralı" tiplerdir bunlar… Bu isimler, yıllardır Ülkücüleri kullanmaya, Ülkücülük ve MHP'lilik kimliğinden faydalanmaya çalışmışlardır. Hayatları boyunca MHP'de hiçbir görev ve yetki sahibi olmamışlardır ama seçim dönemleri MHP ve Ülkücü sıfatlarını dillerinden düşürmezler. "Biz de eskiden Ülkücüydük, MHP'li ve Ülkücü kardeşlerim" gibi cümleleri konuşmalarının arasına bol bol sıkıştırırlar. Bu tipler bazen de Ülkücü Harekete "Terörist, köpekçi, mafya bozuntusu, kafatasçı, kovboy, ırkçı, it-kopuk, kandan beslenenler, hayvan, alçak, şerefsiz, Fatiha okumayı bilmezler, biz bunların cemaziyelevvelini biliriz, çapulcular" şeklinde hakaretlerde bulunan Recep Tayyip Erdoğan'ın gözüne girmek için de Ülkücü Harekete ve MHP'ye saldırmaktan da geri durmazlar. İ.Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki gibi tiplerin "MHP'li, Ülkücü kardeşlerim, biz de eskiden Ülkücüydük" gibi masallarına inanan ve aldanan bazı saflar da bunlara seçim zamanı destek verebilmektedir. Oysa İ.Melih Gökçek 2007 seçimleri zamanı "MHP'ye oy vereni Allah kabul etmez" propagandasını yapmış biriyken, Mehmet Özhaseki de 1980 öncesi Ülkücü olduğunu ve sonradan ayrılışını AKP Kayseri Gençlik Kolları kongresinde "Amacımız belliydi ama sonra baktık ki; yurt dışında tezgâhlanmış, kocaman bir oyunun piyonuyduk. Bunu çok geç fark ettik." şeklinde izah etmiş birisidir. Mehmet Özhaseki Ortadoğu Bölgesi'nde BOP'un sürüngenliğini yapan kendi partisi AKP ile Ülkücü Hareketi birbirine karıştırıyor herhalde? İ.Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki AKP'nin hangi ihaneti varsa, hepsini meşrulaştırmak için "Ben de milliyetçiyim" diye konuya girerler ve toplum nazarında kabul görmesini sağlamak için sinsice çaba verirler. İ.Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki ikilisi PKK Açılımına destek veren şahıslardır. Gerek Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde, gerek Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nde bol bol yolsuzluk, usulsüzlük iddiaları mevcuttur ama iktidarın yargıyı baskıya almasından gerçekler ortaya çıkarılmamaktadır. Emniyette yapılan operasyonun en büyüğü biliyorsunuz Ankara'da olmuştur. Kayseri'de de Emniyette görevden almalar olmuştur. Bu durum herkesin aklına buralarda da yolsuzluk ve rüşvet dalgası olacağının ve bunun önüne geçildiği şüphesini doğurmaktadır. Bize benzemeye çalışan ama asla bizden olmayanlara karşı hepimiz uyanık olmalıyız.”

Dedim ya yukarıda.

Develili bir ailenin İstanbul doğumlu yiğit! Evladı.

Kişilerin, siyasilerin ağızlarından çıkan her söz temsil ettiği siyasi hareketi bağlar.

Seni ve söylediklerini ciddiye bile almıyorum.

Ama senin densizliğine sessiz kalan, o salondaki genel başkan yardımcından il başkanına, belediye başkanlarından il yöneticilerine kadar MHP Camiasını ve Pınarbaşı halkını, bu densizlik için vicdan muhasebesi yapmaya ve geçte olsa ses vermeye çağırıyorum.