Karaoğlu, yazılı olarak yaptığı açıklamasında "24 Temmuz Basından Sansürün Kaldırılışı ve Basın Bayramı olarak kutlanıyor. Ancak çoğumuz yaşananlardan bunun gerçek olmadığını, basının da bu bayramı bayram tadında kutlamadığını biliyoruz. Son yıllarda üzülerek, bağımsız, tarafsız ve özgür basının yok edilişine tanıklık ettik. Objektif haber yerine taraflı, yandaş, bağımlı ve bülten gazeteciliği yayıldı. İstatistikler de bunu doğruluyor. Her yıl Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından açıklanan 'Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi' sıralamasında bu yıl ülkemiz 180 ülke içerisinde ne yazık ki 154. sırada yer alıyor. 154. sıra basının susturulduğunun , haber alma hürriyetinin kısıtlandığının, bilgi edinme yollarının tıkandığının göstergesi. Sadece fikirleri nedeniyle yüzlerce gazeteci hapishane köşelerinde keyfice tutuluyor " dedi Dr.Sema Karaoğlu, "Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ‘Basın, Milletin Müşterek Sesidir.’ Basın özgürlüğü sadece gazetecinin haber yapması değil aynı zamanda halkın haber alma özgürlüğüdür. Bu anlamda özgür basın, demokrasilerin vazgeçilmez bir yapı taşı ve güvencesidir. Bir sivil toplum kuruluşu olarak basın özgürlüğünü çok önemsiyoruz. Biz; 24 Temmuz’u; tutuklu gazetecilerin özgürlüğüne kavuştuğu, işsiz gazetecilerin olmadığı, baskı ve dayatmalardan arınmış özgür basın ve demokrasi için topyekün mücadele günü olarak algılıyoruz. Baskılara ve her türlü zorluğa rağmen onuruyla, dik duruşuyla, kamuoyunu bilgilendirme görevini basın ilkelerine ve etiğine uygun şekilde yerine getirmeye çalışan tüm basın emekçilerimize teşekkür ediyorum. Basının özgür olduğu, gazetecilerin tutuklanmadığı, halkın haber alma hakkının engellenmediği demokratik bir Türkiye’de Basın Bayramını kutlamak dileğiyle." şeklinde cümlelerini kullandı.