Kayseri’de şebeke suyundan zehirlendiğini iddia eden bir kadın, kanında yüksek miktarda civa tespit edildiğini öne sürmüştü. Bunun üzerine KASKİ Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Fazilet Malik açıklama yaptı. Kayseri’de içme suyunun tamamen yer altı kaynaklarından ve kuyulardan temin edildiğini vurgulayan Malik, içme sularının el değmeden pompalarla şebekeye oradan da abonelerin kullanımına sunulduğunu ifade etti. Malik, “Suyun doğallığı ve yapısıyla hiç oynamıyoruz çünkü arıtma yapmamıza ve doğallığıyla oynamamıza hiç gerek yok. Kayseri genelindeki su çok kaliteli bir su. Şebekelerde sadece klorlama yapıyoruz. Bunu da şebekelerdeki kirlenme ihtimaline karşı yapıyoruz. Ayrıca Sağlık Bakanlığı tarafından istenilen ve yapılması zorunlu olan bir dezenfeksiyon şeklidir de” şeklinde konuştu. Suyun kaliteli, güvenilir ve içilebilir olması için belli kalite kriterlerini sağlaması gerektiğini vurgulayan Malik, “Bu kalite kriterleri de Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanmış olan İnsani Tüketim Amaçlı Sular hakkındaki yönetmelikte belirtilmiş kriterlerdir. Biz suyumuzun bu kriterlere uygun olup olmadığını kontrol etmek için her gün sürekli olarak kaynaklarımızdan, depo çıkışlarından, pompalarımızdan ve şebekenin uç noktalarından numuneler alıyoruz. Şebekelerin uç noktaları dediğimizde cami, okul, pastane gibi yerlerden numune alarak bunların analizlerini gerçekleştiriyoruz. Bu analizleri de kendi laboratuvarlarımızda yapıyoruz. Laboratuvarlarımız hem cihaz altyapısı açısından hem de personel açısından yeterli donanıma sahiptir. Analizleri gerçekleştiren teknik ekibin hepsi kendi alanlarında uzmanlar. Bu yüzden de yeterli altyapıdan dolayı doğru ve güvenilir analiz sonuçlar üretiyoruz ki doğru kararlar verelim” ifadelerini kullandı. ‘ARITMA TAKILMASI SUYUN KALİTESİNİ DEĞİŞTİRİYOR’ Kayseri’de su kalitesi ile ilgili hiçbir problemin olmadığını söyleyen Malik şebeke sularının direk musluktan tüketilebileceğini kaydetti. Malik, “İki konuya dikkat çekmek istiyorum. Bina depoları ve iç tesisattan sular kirlenebilir. KASKİ’nin şebekesinde bir problem olmamasına rağmen bunları zaman zaman gözlemliyoruz. Bunun için halkımıza özellikle bina depolarını yılda bir temizletmelerini öneriyoruz. Bunu temizletmeleri için de bizim yetki verdiğimiz firmalar var. Yani KASKİ bu konuda da elini taşın altına koyuyor ve bu firmalara yetkiler veriyor. Bizim web sitemizden ya da KASKİ’den bu firmaların hangileri olduğunu öğrenebilirsiniz. İç tesisatın ve depoların temiz olması durumunda kesinlikle şebeke suyunun direk tüketilmesini öneriyorum. Arıtma cihazı takılması suyun kalitesini değiştiriyor ve doğallığını bozuyor. Zaman zaman da bu arıtmaların bakımları çok iyi yapılmazsa bakteri üretebiliyor. Onun için biz suyu nasıl veriyorsak hiçbir şekilde kalitesine dokunmadan halkımızın tüketmesini tavsiye ediyoruz” diye konuştu. ‘ÇEŞMEDEN İÇİLEN SUYLA ZEHİRLENME OLASILIĞI YOKTUR’ Kayseri’de çeşmeden içilen sulardan zehirlenme olasılığının olmadığını vurgulayan Fazilet Malik, “Çünkü biz hem suyun çıktığı yerde hem de şebekelerin uç noktalarında suyumuzu kontrol ediyoruz. Burada doktorların ya da başka birilerinin ‘sudan zehirlendik’ tabirini kullanmaları da çok doğru değil. Çünkü suda olabilecek bakteri türü yediğiniz sebzelerden, meyvelerden ve yıkanmamış ellerinden de bulaşabiliyor. Böyle durumlarda eğer doktorlar halkımıza sudan zehirlenme var diyorsa lütfen suyun raporunu istesinler. Bir suyun raporu olmadan onu kanıtlamadan zehirlenme sudadır demek doğru bir yaklaşım değildir. Kesinlikle sudan bir zehirlenme olmaz” şeklinde konuştu.