PKK'lı 'Fırat Botan' kod adlı Ferhat Tekiner, geçen yıl 23 Ekim’de MİT ve emniyet iş birliğinde düzenlenen operasyonla Irak'ın kuzeyinde yakalanarak Türkiye'ye getirildi. PKK'lı Tekiner'in, 17 Aralık 2016 tarihinde Kayseri'de çarşı iznine çıkan askerlere yönelik düzenlenen saldırının faillerinden olduğu tespit edildi. Ferhat Tekiner'in, 15 askerin şehit olduğu ve 54 kişinin de yaralandığı Kayseri'deki patlamanın faili 'Kendal Deniz' kod adlı Kenan Çiçek'e çaldığı aracı teslim ettiği saptandı. 'BENİ TEHDİT ETTİLER' Tutuklanan Tekiner'in, Kayseri 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Duruşmada, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği Kayseri Şubesi üyeleri de müşteki olarak yer aldı. Tekiner savunmasında, saldırının bir numaralı sanığı Kenan Çiçek’in kendisini tehdit ettiğini anlatarak, "Kenan Çiçek’i Diyarbakır’da sanayide tanıdım. Oto hırsızlığı yaptığımı biliyordu. Samimi olduktan sonra Kenan ile birkaç kez araç topladık. Kendisiyle alım-satım yaptım. Kenan bir gün bana ‘parti seni çağırıyor’ dedi. ‘Parti ne demek oluyor’ deyince PKK’nın olduğunu söyledi. Ben sürekli tehditler aldım. Sonrasında Kenan beni Lice ilçesine götürdü. Orada beni ‘Erhan Porsibi’ denilen kişiyle görüştürdü. Kenan Çiçek ve Erhan Porsibi benden kamyon çalmamı istediler. Bende kamyon yerine otomobil çalabileceğimi söyledim. Ben de aracı çalıp, beynini devre dışı bıraktım" diye konuştu. 'ÇALDIĞIM ARAÇLA PATLAMA OLDUĞUNU ÖĞRENDİM' Bombalı araç saldırısını sonradan öğrendiğini ileri süren Tekiner, "Kafede arkadaşlarım benim arandığımı söyledi. Bende çocukluktan beri araç hırsızlığı yaptığım için onunla ilgili olduğunu sandım. Arkadaşlarım onunla ilgisi olmadığını, Kayseri'de bir bombalı saldırının olduğunu söylediler. Bunun üzerine hemen internet kafeye gittim. Araştırınca çaldığım araçla Kayseri'de patlama ve şehitlerimizin olduğunu öğrendim" dedi. Kuzey Irak'a nasıl kaçtığını anlatan Tekiner, "Kenan Çiçek’in kardeşi bana ulaşarak, ‘Merkez karargahta senin ismin geçti. Kayseri patlamasıyla ilgili PKK’ya rapor yazman gerekiyor. Bu yüzden Kuzey Irak sınırına gideceksin. Gitmezsen sen bilirsin. Hamile eşin var' dedi. Sınırın son köyünde kaçakçı bir kişi beni mayınlı ve tehlikeli yerden karşı tarafa geçirdi. Orada beni ‘Şahan’ isimli bir terörist karşıladı. Sonra beni kalabalık teröristlerin olduğu yere götürdü. Kenan’ın yakalanmasından dolayı orada bana MİT’e çalıştığımı söyleyerek, beni sürekli suçladılar. Beni sürekli devlete çalışmakla suçladılar. Ben de devlete çalışmadığımı, tehdit edildiğim için geldiğimi söyledim. Kuzey Irak’ta Türk konsolosluğuna giderek, MİT’e kendim teslim olmak istedim. Şehit ailelerine başsağlığı diliyorum. Beni hamile eşimle tehdit ettiler. Size sadece kanınızın yerde kalmadığını söylemek istiyorum" şeklinde konuştu. SALDIRININ PLANLAYICISINA 16 KEZ MÜEBBET VERİLMİŞTİ Kayseri 1'inci Komando Tugay Komutanlığı'nda vatani görevini yapan ve çarşı iznine çıkan askerleri taşıyan halk otobüsüne, bombalı araç ile düzenlenen terör saldırısına ilişkin 21 sanıklı dava geçen yıl sonuçlanmıştı. MİT ve Emniyet operasyonuyla yakalanıp Türkiye'ye getirilen terörist Ferhat Tekiner'in çaldığı araçla saldırıyı düzenleyen terörist Kenan Çiçek'in tutuklu yargılandığı dava, Kayseri 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Kenan Çiçek, 16 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1118 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Diğer sanıklara da değişen yıllarda hapis cezası verilmişti. ŞEHİT BABASI DAVA SONRASI KONUŞTU Saldırıda şehit olan Yunus Emre Duran'ın babası Mahmut Duran, duruşma sonrası açıklamalarda bulundu. Duran, "Mahkemenin inşallah en kısa zamanda sonuçlanmasını istiyorum. Diğer firari olanların da yakalanmasını en yakın zamanda istiyorum. Terörün kökünün kurumasını istiyorum. Devletimizin terörün kökünü kurutacağından da eminim" dedi. Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şube Başkanı Ali Yavuz ise, "Bu olaya destek verenler daha önce yargılandı. Bombanın yüklenmesine destek veren, aracı çalan ve Kayseri'ye ulaşmasına destek veren bir kişinin yargılanmasına şahit olduk. Biz teröristin ifadelerini samimi bulmuyoruz. Kendini kurtarmak için yaptığını düşünüyoruz. Başsağlığı dileyerek, yaramızı kaşıyıp, bizi tahrik ediyor. Onların düşüncelerinin fikirlerinin ne olduğunu biz biliyoruz" diye konuştu.