Kayserili İş Adamı Gıyasi Öztürk, önceki gece 38 Kent TV’de yayınlanan “Kent Gündemi” isimli televizyon programında hakkında ortaya atılan iddialara yanıt verdi. Avukatı Emrah Acar kanalıyla Kayseri Yerel Haber’e açıklama gönderen İş Adamı Gıyasi Öztürk, FETÖ/PDY hakkında ortaya atılan tüm iddiaları Yargı önünde çürüttüğünü belgeleriyle açıkladı. Ertuğrul Grup bünyesinde asıl dolandırılan kişinin kendisini olduğunu anlatan Gıyasi Öztürk, Bekir Karahasanoğlu’na hiçbir borcunun bulunmadığını söyledi. Öztürk ayrıca, kendisini dolandıran tüm ortaklarının ağır hapis cezalarına çarptırıldığını dile getirdi.

Kayserili İş Adamı Gıyasi Öztürk, önceki gece 38 Kent TV’de yayınlanan “Kent Gündemi” isimli televizyon programında hakkında ortaya atılan iddialara yanıt verdi.

“OSMAN ÇİFTÇİ, 3’ÜNCÜ ŞAHISLARIN KUKLASI”

Avukatı Emrah Acar kanalıyla Kayseri Yerel Haber’e açıklama gönderen İş Adamı Gıyasi Öztürk, şu ifadeleri kullandı:

“Kent TV adlı televizyon kanalında 12.11.2018 tarihinde yayımlanan “Kent Meydanı” programı ile Kayseri Olay isimli yerel gazete ve internet haber sitesinde, Osman Çiftçi tarafından müvekkil Giyasi Öztürk’e yönelik ağır itham, karalama ve iftira niteliğindeki söylem ve yazılara bağlı olarak müvekkilin kişilik hakları hedef alınmış olup bu nedenle müvekkil adına cevap ve tekzip hakkının kullanılması zorunluluğu hasıl olmuştur.

Öncelikle belirtmek isteriz ki, bir kimsenin gazeteci olarak nitelendirilebilmesi için en başta gazetecilik meslek ilkelerini benimsemiş olması ve bu anlamda temel görevinin, gerçekleri nesnel bir biçimde, çarpıtmadan, sansürlemeden yayımlamak, yargı süreci halen devam eden davalardaki iddia ve savunmaları adil ve dengeli biçimde aktarmak, elde ettiği bilgileri doğrulatmak için çaba göstermek, araştırmak ve belki de en önemlisi gazeteciliğin evrensel ilkelerine uymaya özen göstermek olduğunu bilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, yayımlanan söylem ve yazıların haber niteliği taşımayacağı gibi yayımlayan kişinin ise saygın mesleklerden olan gazetecilikten ziyade, üçüncü şahısların lehine kukla olarak anılmaktan öteye varamayacağı şüphesizdir. Bu minvalde, aşağıda yer verilen açıklamalarımız doğrultusunda müvekkil hakkında yayımlanan söylem ve yazıların niteliğine karar verilmesini kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz. Nitekim, Sayın Osman Çiftçi, eline tutuşturulan üç beş kâğıt parçasına dayanarak, müvekkile hitaben “Kim Bu Giyasi Öztürk” sorusu altında program yapmadan ve yazı paylaşmadan önce gazetecilik ilkeleri gereği karşıt araştırma yapmayı ve yazının başlığında yer verdiği soruyu, bizzat muhatabın kendisi olan müvekkil Giyasi Öztürk’e sormayı tercih etseydi, programdaki söylemlerinin ve kaleme aldığı yazının gerçeklerle bağdaşmadığını açıkça tespit edebilirdi. Ancak amaçlarının, gazetecilik yapmak değil de, açıkça gerçeğe aykırı söylemlerle halkı kasıtlı olarak yanlış bilgilendirmek ve müvekkil Giyasi Öztürk’ü karalayıp itibarsızlaştırırken, müvekkil aleyhine suç teşkil eden fiillerin faillerini kamuoyu nezdinde aklamak olması nedeniyle eldeki belgelerin doğruluğunun araştırılması cihetine gidilmemiştir. Kim Bu Giyasi, Öztürk sorusuna kısaca cevap vermek gerekirse, Kayseri İli, Tomarza İlçesi, Kızılören Köyü doğumlu, herkesçe tanınan Hacı Mahmut Öztürk’ün torunu olup gerek doğduğu köyde gerekse yaşadığı şehirde tanınan ve sevilen bir kişidir.”

“O FOTOĞRAF KARESİ ÇOK ÖNEMLİ”

Kendisinin şikayeti üzerine FETÖ/PDY soruşturması geçiren Bekaş İnşaat A.Ş’nin sahibi Bekir Karahasanoğlu hakkında verilen “Kovuşturmaya yer olmadığına” ilişkin kararın henüz kesinleşmediğini belirten Gıyasi Öztürk, Bekir Karahasanoğlu’nun Kayseri’deki FETÖ/PDY davalarının iddianamelerine yansıyan “Himmet Toplantısı” fotoğrafının çok şey ifade ettiğini söyledi.

“O SORUŞTURMA EKSİK İNCELENMİŞ VE DOSYA ALELACELE BİR BİÇİMDE KAPATILMIŞ”

Bekir Karahasanoğlu’nun Kayseri’nin en azılı FETÖ’cüleriyle çekilmiş olan fotoğrafının bulunduğu FETÖ/PDY içerikli söz konusu soruşturmanın eksik incelenerek, dosyanın alelacele bir biçimde kapatıldığını iddia eden Öztürk, Bekir Karahasanoğlu’nun BANK ASYA’da hesabının bulunduğunun da söz konusu soruşturma dosyasına yansıdığını dile getirerek şunları söyledi:

“Zira Osman Çiftçi, uzun yıllardan bu yana tanıdığını ve bizzat kendisinin de kefil olduğunu belirttiği Bekaş İnş. A.Ş. ortağı ve yetkilisi Bekir Karahasanoğlu’nun, FETÖ/PDY ile hiçbir bağının olmadığını, müvekkil Giyasi Öztürk tarafından aksi yönde yapılmış suç duyurusunun soyut iddialara dayandığını, somut hiçbir belgenin bulunmadığını iddia etmekte, gizlilik kararı bulunan soruşturma dosyasından, dosyanın tarafı olmamıza rağmen bizim dahi ulaşamadığımız belgelerin kendisinde olduğu iddiasıyla, Kayseri ve Ankara İl Emniyet Müdürlüklerinin cevabi yazılarında Bekir Karahasanoğlu aleyhine hiçbir FETÖ/PDY bağlantısının ve Bank Asya bankasında hesap kaydının bulunmadığının tespit edildiğini öne sürmektedir. Ancak, televizyon programında elinde tuttuğu savcılığın kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının ikinci sayfasının dördüncü paragrafından aynen alıntı ile “şüphelinin Bank Asya Katılım bankasından alınmış ve halen daha aktif olarak kulanılmakta olan kredi kartına sahip olduğu” tespit edilmiştir. Dolayısıyla, öne sürdüğü iddia ve söylemlerini dayandırdığı savcılık kararında belirtilen bir hususun, tam aksi yönünde yazının kaleme alınmasıyla gerçeğe aykırı hareket eden Osman Çiftçi’nin ne denli haberci yahut gazeteci olabileceği izahtan varestedir.

Kaldı ki, aynı soruşturma dosyası kapsamında, Bekir Karahasanoğlu’nun FETÖ/PDY terör örgütü lehine yapılan himmet toplantısına katıldığının en açık kanıtı olarak fotoğraf karesi mevcut olup söz konusu fotoğraf karesinde, Bekir Karahasanoğlu’nun yanı sıra FETÖ/PDY yargılaması kapsamında tutuklanmış olmakla Kayseri ili üst düzey yöneticileri olarak bilinen Sıtkı Baş , Hacı Boydak , Mehmet Yıldız , Şükrü Boydak , Ekrem Sarar ve Ahmet Mercan da bulunmaktadır. Soruşturma savcısının, bir başka FETÖ/PDY soruşturma dosyası olan Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/21792 Soruşturma sayılı dosyası kapsamında bahsi geçen fotoğraf karesine itibar etmek suretiyle hazırlamış olduğu iddianamede fotoğraf karesine yer vermiş ve yukarıda isimleri zikredilen şahısların FETÖ/PDY terör örgütü üyeliği suçundan cezalandırılmalarını istemiş olmasına rağmen, aynı soruşturma savcısının aynı fotoğraf karesinin yer aldığı Bekir Karahasanoğlu aleyhindeki soruşturma dosyasını eksik inceleme ile alelacele kapatmış olması, kendisini gazeteci sanan kişilerin gerçeğe aykırı haber yapma gayretlerine malzeme vermiştir.”

“HAKKIMDA ORTAYA ATILAN İDDİALARIN TÜMÜ YARGI ÖNÜNDE ÇÜRÜTÜLDÜ”

Açıklamasının devamında Bekir Karahasanoğlu’nun sahibi olduğu 38 Kent TV’nin Genel Yayın Yönetmeni Osman Çiftçi’ye Avukatı aracılığıyla adeta gazetecilik dersi veren İş Adamı Gıyasi Öztürk, kendisi hakkında FETÖ/PDY üyeliği konusunda o programda ortaya atılan tüm iddiaların, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü 2016/180698 Soruşturma ve 2017/154373 Soruşturma dosyalarına verilen KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR KARAR’lar ile çürütüldüğü söyledi.

“İTİRAZLAR DA REDDEDİLDİ, SUÇSUZLUĞUM KESİNLEŞTİ”

Ardından Söz konusu kararlara yapılan itirazların da reddedilerek kendisinin suçsuzluğunun KESİNLEŞTİĞİNİ anlatan Gıyasi Öztürk, hal böyle olmasına rağmen kendisine halen iftira atılmasının alçakça olduğunu belirtti ve şöyle konuştu:

“Ayrıca önemle vurgulamak gerekir ki, yazısına dayanak belgelerin içeriğinin ve ayrıntısının araştırılması zorunluluğunu kendi menfaati uğruna göz ardı eden Osman Çiftçi, mahkeme ve savcılık kararlarının hukuken kesinleşmesi sürecini inceleme ve araştırmayı da gereksiz bulmuş ki, Bekir Karahasanoğlu hakkında yürütülmekte olan FETÖ/PDY terör örgütü üyeliği suç isnadına yönelik soruşturma kapsamında kurulmuş kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın henüz kesinleşmemiş ve sürecin halihazırda devam ediyor olmasına rağmen kamuoyunu yanlış yönlendirmek arzu ve kastıyla hareket etmiş, Bekir Karahasanoğlu hakkındaki dosyanın tamamen kapatıldığı gibi algı oluşturma çabası içerisine girmiştir.

Diğer yandan, müvekkil Giyasi Öztürk aleyhine hazırlanmış kara propagandadan ibaret söylem ve yazıların ciddiyetsizliği ve itibar edilmesinin mümkün olmaması, yazı içeriğindeki her paragraf sonuna iliştirilmiş “Doğrudur yanlıştır bilmem falancanın anlattıkları böyle” ibaresinden dahi açıkça anlaşılmaktadır. Gazeteciliğin esasının, nereden elde edildiği belli olmamakla dedikodu niteliği taşıyan bilgilerin kamuoyu ile paylaşılmasından ziyade, doğru ve gerçek haber yapmaya dayandığı bilincinden mahrum kimselerin, müvekkil Giyasi Öztürk hakkında FETÖ/PDY ile irtibat ve iltisakının olduğu yönündeki söylem ve yazıları gülünç olmaktan öteye gitmemektedir. Nitekim, müvekkil Giyasi Öztürk’e iftira atmayı ve kendileri aleyhine girişilmiş şikayet ve dava dosyaları kapsamındaki iddialardan müvekkili vazgeçirmek isteyenlerce asılsız, mesnetsiz ve soyut iddialara dayalı olarak müvekkil hakkında FETÖ/PDY terör örgütü üyeliği suçlamasında bulunulmuş, ancak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2016/180698 Soruşturma ve 2017/154373 Soruşturma sayılarına kayıtla yürütülmüş soruşturma dosyalarından kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar verilmiş ve söz konusu kararlara yapılan itirazların da reddedilmiş olunması neticesinde müvekkilin suçsuzluğu KESİNLEŞMİŞTİR.

Osman Çiftçi’nin bir yandan kesinleşmemiş kovuşturmaya yer olmadığına dair karar bağlamında Bekir Karahasanoğlu hakkındaki iddiaların iftira olduğunu ve bu iftiraların da suçun mahiyeti itibariyle alçakça olduğunu beyan etmesine karşın müvekkil hakkında farklı tarihlerde ve farklı cumhuriyet savcılarınca yürütülmüş soruşturma dosyaları kapsamında kurulan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların kesinleşmiş olmasına rağmen halen daha Giyasi Öztürk ve ailesiyle ilgili FETÖ/PDY bağlantısı olduğu yönündeki söylem ve iddiaların iftira niteliğinde olup olmadığı ile iftiranın ne denli ALÇAKÇA olduğunu kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz.”

“GIYASİ ÖZTÜRK’ÜN BEKİR KARAHASANOĞLU’NA HİÇ BİR BORCU YOKTUR”

Diğer yandan kendisinin Bekaş İnşaat’ın Sahibi Bekir Karahasanoğlu’na hiçbir zaman şahsi borcunun bulunmadığını, Ertuğrul Grup Şirketleri’nde sadece yönetim kurulu üyeliği görevi ile birlikte tek başına hiçbir zaman imza yetkisinin olmadığının belirten Gıyasi Öztürk, 2012 yılı Nisan ayında görevinden istifa edip şirketten ayrıldığını söyledi.

Bekaş İnşaat ile Beton sözleşmesi yapıldığı tarihlerde Ertuğrul Grup Şirketleri’nin yönetiminin Kemal Ertuğrul ile Mehmet Ertuğrul da olduğunu aktaran Öztürk, kendisinin Bekir Karahasanoğlu ve ortağı olduğu hiçbir şirkete borcunun bulunmadığını dile getirerek şunları söyledi:

“Müvekkil Giyasi Öztürk’ün, Bekir Karahasanoğlu’nun ortağı olduğu şirket Bekaş İnş. A.Ş.’ye borçlu olduğu, Bekir Karahasanoğlu’nun alacağını tahsil maksadıyla yargıya başvurmuş olmasından ötürü müvekkil Giyasi Öztürk tarafından soyut iddialarla suç duyurusunda bulunulduğu yönündeki iddiaların da gerçeklerle hiçbir ilgisi bulunmamakta olup Osman Çiftçi, söz konusu iddialarını yine elinde tutmuş olduğu mahkeme kararını ve bağlı olduğu dosya münderecatının tamamını incelemeksizin öne sürmüştür. Nitekim, Bekaş İnş. A.Ş. ile beton alım-satım sözleşmesi imzalamış olan Erbeton İnş. A.Ş.’nin dahil olduğu Ertuğrul Grup Şirketlerinin yönetim kurulu başkanı, Osman Çiftçi’nin mesnetsiz bilgi kaynaklarından birisi olan Mehmet Ertuğrul olup müvekkil Giyasi Öztürk ise, tek başına imza yetkisi dahi bulunmamakla yalnızca yönetim kurulu üyeliği pozisyonuna sahiptir ki, Nisan/2012 tarihi itibariyle söz konusu görevinden de istifa ederek ayrılmıştır. Akabinde yapılan genel kurul toplantılarında Ertuğrul Grup Şirketlerinin yönetimi Mehmet Ertuğrul ve Kemal Ertuğrul eline geçmiştir. Kemal Ertuğrul, oğlu Mehmet Ertuğrul ve talimatları doğrultusunda hareket eden adamlarının birlikte ve sistematik eylemleri kapsamında Ertuğrul Grup Şirketlerinin hisseleri, taşınır-taşınmaz malvarlıkları ve üçüncü şahıslar nezdindeki hak ve alacakları şirket ortaklarından kaçırılmış ve şirketlerin piyasa olan taahhütleri ile bankalara olan kredi borçlarının ödemeleri gerçekleştirilmeyerek şirketler bilinçli olarak iflasa sürüklenmiştir.

Bekir Karahasanoğlu’nun ortağı olduğu Bekaş İnş. A.Ş.’ye olan beton taahhüdünün Kemal Ertuğrul ve Mehmet Ertuğrul yönetimindeki Ertuğrul Grup Şirketleri tarafından karşılanmaması üzerine, müvekkil Giyasi Öztürk ve oğlu Özkan Öztürk yönetimindeki Emda İnş. Ltd. Şti. ve Ertuğrul Çimento Ltd. Şti. tarafından karşılanmıştır. Zira, söz konusu vakıa, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1785 Esas sayılı dosyası kapsamındaki beyanlar ve alınan bilirkişi raporları nazarında açıkça sabittir. Dolayısıyla müvekkil Giyasi Öztürk’ün Bekir Karahasanoğlu’na yahut ortağı olduğu şirkete herhangi bir borcu bulunmamaktadır.”

“ASIL DOLANDIRILAN KİŞİ GIYASİ ÖZTÜRK’TÜR”

Ertuğrul Grup bünyesinde asıl dolandırılan kişinin kendisini olduğunu anlatan Gıyasi Öztürk, ortaklarının söz konusu şirketleri mal kaçırmak için bilinçli olarak batırdığını söyledi. Öztürk ayrıca, kendisini dolandıran ortakları hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan kesinleşmiş mahkeme kararları olduğunu, ortaklardan Kemal Ertuğrul’un 6 yıl 3 ay hapis cezasına, oğlu Mehmet Ertuğrul’un ise 4 yıl 2 ay hapis cezasına, Koray Ertuğrul’un 5 yıl hapis, Koray Ertuğrul’un oğlu Yunus Ertuğrul’un ve Kemal Ertuğrul’un ise ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldıklarını söyleyerek, şu an firar gezdiklerinin bilgisini verdi.

Gıyasi Öztürk bu bölümde şu ifadeleri kullandı:

“Diğer yandan belirtilmelidir ki, Osman Çiftçi, hiçbir araştırma yapmaksızın, çamur at izi kalsın mantığıyla yapmış olduğu program ve yayımladığı yazısında her ne kadar müvekkil Giyasi Öztürk’ü mal kaçırmak, ortaklarını dolandırmak, şirket adına kayıtlı akaryakıt istasyonlarını usulsüz devretmek ve Kayseri Belediye otobüslerinden gaz çalmak gibi mesnetsiz suç fiillerinden ötürü itham etmişse de, asıl dolandırılan ve kendisinden mal kaçırılan müvekkil Giyasi Öztürk’ün bizatihi kendisidir. Nitekim, müvekkil Giyasi Öztürk tarafından yapılmış şikayetler kapsamında, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/236 Esas 2016/446 Karar sayılı kesinleşmiş mahkeme kararı doğrultusunda Osman Çiftçi’nin kirli bilgi kaynağı Mehmet Ertuğrul’un 4 yıl 2 ay hapis, babası Kemal Ertuğrul’un ise 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmedilmiştir.

Yine müvekkil Giyasi Öztürk tarafından yapılmış suç duyurusu neticesinde açılan Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/432 Esas 2015/175 karar sayılı kesinleşmiş mahkeme kararı doğrultusunda da resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan Koray Ertuğrul’un 5 yıl hapis, Koray Ertuğrul’un oğlu Yunus Ertuğrul’un ve Kemal Ertuğrul’un ise ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmedilmiştir.

Şirketlerin malvarlıklarının hileli ve dolanlı yollarla kaçırılmasına yönelik eylemlerinden ötürü Kemal Ertuğrul ve Mehmet Ertuğrul birlikte halen daha Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/70 Esas sayılı dosyası kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanıyor olmalarının yanı sıra Kemal Ertuğrul, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/53 Esas sayılı dosyası kapsamında yargılanmasına devam olunmaktadır.

Öte yandan, müvekkil Giyasi Öztürk’ü yıldırmak ve yapmış olduğu şikayetleri geri çekmesini sağlamak amacıyla aleyhine yapılmış mal kaçırmak ve akaryakıt istasyonunu usulsüz devretmek yönleri itibariyle nitelikli dolandırıcılık suçunu gerçekleştirdiği iddialarına dayalı olarak yapılmış suç duyurularına yönelik olarak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2012/69565 Sor. , 2012/122319 Sor. , 2014/3325 Sor. , 2014/35592 Sor. , 2015/9893 Sor. ve 2014/61506 Sor. sayılı soruşturma dosyalarının tamamında kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar verilmiş, söz konusu kararlara yapılmış itirazların da ilgili mahkemelerce reddedilmesi neticesinde müvekkilin hiçbir suç fiilinin faili olmadığı hukuken kesinleşmiştir. Hal böyle olmasına karşın, kesinleşmiş mahkeme ve savcılık kararlarının aksine müvekkil Giyasi Öztürk aleyhine iftira niteliğinde söylem ve ithamlarda bulunulmasının hangi aklın ve mantığın ürünü olduğunu anlamakta güçlük çekmekteyiz.”

“KENDİ ARALARINDAKİ BAĞI GİZLEMEK İÇİN OSMAN ÇİFTÇİ’Yİ MAŞA OLARAK KULLANIYORLAR”

Av. Rasim Kuseyri konusunda da, 38 Kent TV’nin Genel Yayın Yönetmeni Osman Çiftçi’nin kendi aralarındaki bağı gizlemek amacıyla maşa olarak kullanıldığını söyleyen Gıyasi Öztürk, “Müvekkil Giyasi Öztürk’ün FETÖ/PDY terör örgütü üyeliğinden halen daha tutuklu bulunan Av. M. Rasim Kuseyri ile ilişkilendirilmek istenmesi de, maşa olarak kullanılan Osman Çiftçi üzerinden Rasim Kuseyri ile kendileri arasındaki bağın gizlenmek istenmesinden ileri gelmektedir. Zira, Av. M. Rasim Kuseyri, müvekkilin ihtilaflı olduğu şirket ortağı Kemal Ertuğrul’un avukatı olup müvekkil tarafından Kemal Ertuğrul aleyhine yapılmış şikayete ilişkin açılmış Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2012/65850 Sor. Sayılı soruşturma dosyası kapsamında tutuklama istemiyle sevk edilen Kemal Ertuğrul’un vekili olarak tutuklamaya itiraz sürecinde görev almıştır. Diğer yandan, müvekkil Giyasi Öztürk 2013 yılından bu yana Av. M. Rasim Kuseyri’nin cemaat üyesi olduğu ve Yargıtay İmamı görevi bulunduğu iddialarıyla sayısız suç duyurusu gerçekleştirmiş ve girişimlerinin bir kısmı da yazılı basına yansımıştır. Bu noktada, müvekkil Giyasi Öztürk’ün, hakkında FETÖ/PDY suçlamasıyla şikayetçi olduğu Rasim Kuseyri ile ilişkilendirilerek FETÖ/PDY terör örgütüyle irtibatlandırılmaya çalışılması en basit anlatımıyla çamur at izi kalsın haber anlayışının bir başka tezahürüdür” dedi.

“MAŞA OSMAN ÇİFTÇİ’NİN ORTAYA ATACAĞI TÜM İDDİALAR, BELGELERİYLE YANIT BULACAK”

Gıyasi Öztürk, açıklamasının sonunda tüm bu olup bitenleri çarpıtmak için başlatılan algı operasyonunda maşa olarak kullanılan Maşa Osman Çiftçi’nin patronu Bekir Karahasanoğlu adına yazı dizisi haline getirdiği her türlü iddiaya gün gün belgeleriyle yanıt vereceğini söyledi.

HABER: ALİ TÜRKASLAN

Editör: Haber Merkezi