HDP 3. Olağanüstü Kongresi, Ankara’da Dünya Ticaret Merkezi’nde gerçekleştirildi. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın vekilliği ve parti üyeliğinin düşürülmesi ardından kongre sürecine zorunlu olarak gelindiği için delegeler ve HDP bileşenleri dışında kongre konuklara kapalı gerçekleştirildi.

Yoğun güvenlik önlemi

Kongrenin yapıldığı Dünya Ticaret Merkezi civarında yoğun güvenlik önlemi alındı. HDP Genel Merkezi’ne 100 metre uzaklıktaki salonda katılımcılar iki kez aramadan geçirilerek salona alındı.

HDK Eş Sözcüleri Gülistan Koçyiğit ve Onur Hamzaoğlu, DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkan Yardımcısı Sıtkı Güngör ile MYK üyesi Sedat Şenoğlu, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Vekili Gülcihan Şimşek, Yeşiller Sol Gelecek Partisi (YSGP) Eş Genel Başkanı Naci Sönmez, SYKP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Ahmet Kaya, Devrimci Parti Genel Başkan Ufuk Göllü ile Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Eş Sözcüsü Saniye Evren, DTK ve HDK Gençlik ve Kadın Meclisi üyeleri de kongreye katıldı.

Tutuklu siyasiler salonda

Kongre salonuna, Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, DBP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, HDP tutuklu milletvekilleri İdris Baluken, Çağlar Demirel, Ayhan Bilgen, Ferhat Encu, Gülser Yıldırım, Selma Irmak, Abdullah Zeydan, Burcu Çelik, hakkında tutuklama kararı çıkarılan Nursel Aydoğan ve Besime Konca ile tutuklu bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Bekir Kaya’nın fotoğraflarının yer aldığı ve ortasına “Direnerek Kazanacağız” yazılı büyük boy poster asıldı.

‘Bu kongre zorunlu bir kongre’

Divan Başkanı Ali Ürküt yaptığı kısa konuşmada, HDP’nin ve önceki partilerin daha büyük salonlarda, büyük katılımlarla görkemli yapıldığını hatırlatarak, “Bu kongre farklı, bu kongre zorunlu bir kongre, bize dayatılan bir kongre. Biz de bu zorunlu kongreyi delegelerin katılımı ile bu kongreyi gerçekleştirme durumunda kaldık. Delegelerimizin hepsini de buraya getiremedik; çünkü büyük bir kısmı cezaevlerinde tutuklu bulunuyorlar” dedi.

Tutuklu eşbaşkanların mesajı okundu

Milletvekilliği ve parti üyeliği düşürülen Figen Yüksekdağ mesajında, “Milletvekilliği ve parti üyeliğim gasp edilerek düşürülmesi nedeniyle yasal bir devretme olabilir ama partiye barış özgürlük davasında görevim devam edecek. Yürek ferahlığı ile eş başkanlığı devrediyorum” dedi.

‘Demokrasi ve Barış Planı’

Selahattin Demirtaş ise mesajında, “Kongre hukuki bir mecburiyet ile toplandı. Bu hukuk dışı saldırıyı kınıyorum. Sayın Yüksekdağ’ın milletvekilliği ve parti üyeliğinin düşürülmesi bizim nazarımızda yok hükmündedir. Bizler eşbaşkan, milletvekili olarak başlamadık. Bunlar bizi mücadelemizden geri bırakmaz. Yüksekdağ vekilimiz ve eşbaşkanımızdır. Zorlu bir dönemde 3 yıl görev yaptığım Yüksekdağ’a Edirne’den Kandıra’ya dayanışma duygularımı gönderiyorum” dedi.

Demirtaş’ın mesajında en önemli kısım ise, bahsettiği “Demokrasi ve Barış Planı”ydı. HDP’nin demokratik siyasetten vazgeçmeyeceğini ve ‘şiddet dışı siyasette ısrar edeceğini’ söyleyen Demirtaş, ‘somut bir demokrasi ve barış planı hazırlanması gerektiğini bu hazırlanacak planın tüm parti ve bileşenler tarafından en üstün gayretle hayata geçirilmesi gerektiğini’ söyledi..

Kongrede ayrıca DTK ve HDK eşbaşkanları, HDP kadın ve gençlik meclisleri, birer konuşma yaparken, dışarıdan gönderilen bazı mesajlar da okundu.

Sonuç Bildirgesinde “Mücadeleyi Ortaklaştıralım” Vurgusu

HDP 3. Olağanüstü Kongresi’nin sonucuna dair yayınlanan “Mücadeleyi Ortaklaştıralım” başlıklı bildirgede, HDP’nin mücadelesinin önemine vurgu yapıldı, “Demokrasi ve Barış Planı”nın ayrıntıları paylaşıldı.

Kongrede açıklanana sonuç bildirgesinin ardından eş genel başkanlık seçimlerine geçildi. Eşbaşkanlıklar için Serpil Kemalbay ve Selahattin Demirtaş aday gösterildi.

Yapılan seçimde partinin eş başkanlığına Serpil Kemalbay ve Selahattin Demirtaş seçildi.

‘Bu gemi mutlaka limana varacak’

Kongrenin sonunda bir kapanış konuşmasını yapan yeni eş genel başkan Serpil Kemalbay: “Bize bu kadar saldırılmasının tek nedeni bu umuda yolculuğu durdurmak .Onlar içeride, biz dışarıda demokrasi ve barış mücadelesini, adalet için yükselttiğimiz bu mücadeleyi daha da ileriye taşıyacağız. Bütün toplum için, kadınlar için, gençler için, insana yaraşır bir yaşam için mücadele edeceğiz. Bundan sonra da doğamızı, emeğin haklarını koruyacağız. Cinsiyet eşitliği için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Evrensel kriterleri yükselteceğiz. Demokrasi ve barışın ayrılamaz olduğunu düşünüyoruz. Bu gemi mutlaka limana varacak.” dedi.

Editör: Haber Merkezi