HAREKETSİZLİK, fazla kilolar ve ilerleyen yaşla birlikte ortaya çıkan menisküs yırtıklarının, tedavi edilmediği takdirde kalıcı sakatlığa yol açabildiğini kaydeden Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Op. Dr. Volkan Kayar, ''Bu sorun gençlerde çoğu zaman ameliyatla tedavi edilebiliyorken, ileri yaşta ise kireçlenmeye bağlı olarak ortaya çıkan yırtıklar için düzenli egzersiz yeterli olabiliyor'' dedi.

Op. Dr. Volkan Kayar, diz ekleminin, yapısı nedeniyle insan vücudunda yaralanmaya en açık bölümlerden biri olduğunu bildirdi. Kayar, ''Diz eklemi; uyluk, kaval ve diz kapağı kemiklerinden oluşmaktadır. Son dönemde bu yapıya baldır kemiği de fonksiyonel olarak eklenmiştir. Diz ekleminde ön çapraz bağ ve arka çapraz bağ olmak üzere eklem içi yerleşimli iki, iç yan bağ, dış yan bağ ve ön dış bağ olmak üzere eklem dışı yerleşimli üç bağ yapısı bulunmaktadır. Ayrıca diz ekleminin hareketini kolaylaştıran kas ve tendon yapılarının yanı sıra eklem içindeki menisküsler her iki dizde de yer almaktadır. Son yıllarda menisküslerin eklem sağlığı açısından daha önemli olduğu öne çıkmıştır. Bütün bu yapıların yanı sıra eklem yüzeylerini kaplayan ve hareketi sağlayan bir diğer önemli yapı da eklem kıkırdağıdır'' ifadelerini kullandı.

Diz eklemiyle ilgili en çok menisküs yırtıkları, kireçlenme yani eklem kıkırdağı yıpranmaları ve bağ yaralanmaları sorunlarıyla karşılaşıldığını kaydeden Kayar, şunları bildirdi:

''Menisküsler için uygulanan tedavi planlarında; hastanın yaşı, yırtığın şekli, diz ağrısının yırtığa bağlı olup olmadığı önemlidir. Hastaya ait bulgular ve fiziksel muayene ile MR görüntüsünün birbirlerini desteklemesi gerekmektedir. Ancak her menisküs yırtığı için ameliyat gerekmemektedir. Bazı menisküs yırtıklarının tedavisinde artroskopik teknik (kapalı ameliyat) kullanılmaktadır. Ekleme zarar vermeyen bir cerrahi işlem olan artroskopik teknik hasta açısından daha konforludur. Eklem yapısına zarar vermeyen bu ameliyatların ardından hastanın iyileşme ve günlük hayata dönme süresi de kısalmaktadır. Menisküs dokusunun iyileşme potansiyelinin düşük olması nedeniyle her yırtığın dikilemeyeceğini akıldan çıkarmamak gerekmektedir. Eklem kıkırdak hasarları, halen zor tedavi edilen sorunlar arasındadır. Bunun en büyük nedeni ise kıkırdağın kendini yenileyememesidir. Düzenli ve bilinçli yapılan egzersiz programları ise hem yırtık riskini azaltmakta, hem de bazı yırtıklarda ağrı sürecini kısaltmaktadır. Bu egzersizler sayesinde hastanın ameliyat olmasına gerek kalmayabilir. Düşük dereceli yırtıkların tedavisinde egzersizlerin yanı sıra ilaçlar, ağrı kesiciler ve bandajlar da kullanılmaktadır.''

Dr. Volkan Kayar, diz sağlığı için, düzenli fiziksel aktivite yapmayı, dizlerle ilgili ani hareketlerden kaçınmayı, dengeli beslenerek ideal kiloyu korumayı, diz ağrısı, kilitlenme, boşa adım atma hissi ve dizden ses gelmesi gibi problemler yaşandığında ise mutlaka doktora başvurmayı önerdi.
Editör: Haber Merkezi