Türkiye, bir seçim sürecini daha geride bıraktı.
Muhalefet, Ak Parti'yi bir kez daha tek başına iktidara taşıdı!
Seçimin ardından çok şey yazıldı, çok şey çizildi ancak bu seçimin galibi bana göre ne Ak Parti nede şu anki Genel Başkanı Başbakan Ahmet Davutoğlu'dur!
7 Haziran 2015 de ortaya çıkan koalisyon tablosu, F tipi yapılanma mensuplarının iştihanı kabartmış ancak CHP,MHP ve HDP'nin öngörüsüzlüğü yüzünden koalisyon hesapları fiyasko ile sonuçlanmıştı.
7 Haziran'dan sonra CHP,MHP ve HDP'nin beceriksizliği ve ayrı baş çekmelerini iyi okuyarak oyun kuran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Kasım da Türkiye'yi erken seçime götürdü ve gönül verdiği partiyi yeniden iktidara taşımayı başardı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasetteki taktire şayan öngörüleri ve cesareti, Ak Parti'yi yeniden tek başına iktidar yaptı.
7 Haziran'dan 1 Kasım'a kadar geçen süre zarfında halka, dur durak bilmeden koalisyonun getireceği varsayılan sosyal ve ekonomik olarak kaos algısı pompalandı.
Ekonomi de Dolar- Avro uçtu, Altın tarihinde görülmemiş seviyelere tırmandı.
Barış sürecinin sona erme görüntüsü, halka doğrudan terörle mücadele ettiği algısını pompalayan Ak Parti iktidarını zirveye taşıdı.
Kısacası 5 ay boyunca psikolojik algı operasyonuna maruz bırakılan halk, ölüm yerine sıtmaya razı edildi.
Ama algı idaresiyle de olsa sonuçta Ak Parti, yineden tek başına iktidar oldu.
Zaten başarılı siyasetin yüzde 70'i de algı idaresinden geçmiyor mu?
***
Gelelim CHP, MHP ve HDP'ye!
Muhalefet olarak siz ne söylerseniz söyleyin algıyı idare edip yeni şeyler, söyleyemiyor halkın nabzına göre şerbet veremiyorsanız hep yenilmeye mahkumsunuz!
Ak Parti iktidarının politikalarını beğenmeyebilirsiniz ancak, demokrasiye inanıyorsanız durumu kabullenmek zorundasınız!
Çünkü halk, Ak Parti iktidarını bir kez daha tek başına iktidara taşıdı!
Bu saatten sonra, ne söylense boş!
İstifa etmeyip konuşmak, bahaneler üretmek, başarısızlığınızın arkasına gizlenmekten öteye geçemez!
Başarısız siyasetçilerin başarısızlarını görüp istifa etmesi, büyük bir erdemdir!
Zira "Yenilen pehlivan güreşe doymaz" mantığıyla girilen her seçim hezimetle sonuçlanır!
Ama siz siyasetçisiniz güreşçi değil!
SAYIN BOYDAK SEÇİM ÖNCESİ AKLINIZ NEREDEYDİ?
Gelelim Boydak Holding Başkan Yardımcısı ve KAYSO Başkanı Mustafa Boydak'ın twetter çıkışına!
Kişisel Twitter hesabından açıklamada yapan Boydak, artık cemaatle anılmak istemediklerini belirterek, "Sevgili Dostlar Merhaba... Artık sizlere ve kamuoyuna yönetimimizin görevlendirmesiyle Boydak Grubu adına da paylaşımlarda bulunmaya başlıyorum. Öncelikle şunu ifade etmek isterim. Boydak Holding ve bağlı şirketlerin tamamı T.C.Devletimizin kurum ve kuruluşlarına saygıyla bağlıdır. Devletimizin ve Hükümetlerin destekleriyle bugünlere geldik. Bundan sonra da aynı tempoda azim ve kararlılık ile yolumuza devam edeceğiz. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Devlet mekanizması dışında herhangi bir farklı yapılanma içinde görünmeyi kabul etmemiz mümkün değildir. Tüm mensuplarımız ve yöneticilerimiz grubumuzun kurumsal duruşuna saygı duymakta, vargücü ile başarıya endeksli herkes çalışmaya devam ediyor. Çeşitli STK'larda şirketlerimiz adına görev alan arkadaşlarımız ilgili kurumlardaki konumlarını gözden geçirmiş olup eksiklerini tamamladılar. Kamuoyunda soru işareti oluşan STK'lardan arkadaşlarımız teşekkür ederek şirketlerimizin üyeliklerini sonlandırmak yoluna gitmişlerdir. Bundan böyle hiçbir tüzel veya gerçek kişiler ismimizi herhangi bir camia cemaat vs ile anmamalıdır. Kurumsal ilkelerimize saygı bekliyoruz" şeklinde ifadeler kullandı.
1 Kasım sonrası bu açıklamaları yapan Mustafa Boydak'ın samimiyeti sorgulanmaya muhtaçtır!
Açıklama çok güzel de Sayın Boydak seçim öncesi aklınız neredeydi?
Ağabeyiniz Hacı Boydak'ın Fethullah Gülen'e yakınlığıyla bilinen dershanelerin kapatılması tartışılırken hükümete kafa tutan açıklamalar yaparken neredeydiniz?
O dershanelerde faaliyet gösteren paralel yapı mensuplarını Boydak Holding'e ait şirketlere işe alma sözü verilirken neden hiç sesiniz çıkmadı?
Kardeşiniz Memduh Boydak, Bank Asya operasyonu sırasında açıklamalar yaparken neden hiç konuşmadınız?
Ne o?

TUSKON'a yapılan operasyon gözünüzü mü korkuttu?
Artık rahatınızın kaçacağı endişesine mi kapılıp Twetter'a sarıldınız?
Artık A kanadı X kişi, B kanadı X kişi, C kanadı da diğer X kişi idare etsin dönemi bitti artık!
Fethullah Gülen Cemaati, Terör Örgütü kapsamına alındığında yapmanız gereken bu açıklamayı neden şimdi yapıyorsunuz?
Fethullah Gülen Terör Örgütü konusunda geçmişte size defalarca yapılan uyarıya kulak tıkayıp neden şimdi konuşuyorsunuz?
Biz de yedik, artık isminizi cemaatle anmayız artık (!)
Bu saatten sonra Twetter'in kuşu dahi sizi kurtaramaz!