Cumhuriyet Halk Partisi'nin 98. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Kayseri'de CHP İl Başkanlığı tarafından Atatürk Anıtı önünde çelenk sunma töreni gerçekleştirildi. Törene; Cumhuriyet Halk Partisi Kayseri İl Başkanı Ümit Özer, Cumhuriyet Halk Partisi Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Kayseri CHP Kadın Kolları Başkanı, Kayseri CHP Gençlik Kolları Başkanı, İlçe başkanları başta olmak üzere vatandaşlar ve davetliler katıldı. Tören sonrasında bir açıklama yapan İl Başkanı Ümit Özer, Ak Parti hükümetine yüklendi. Özer şunları söyledi: “ Kuruluşun ve kurtuluşun partisi, köklü çınar Cumhuriyet Halk Partisi 98 yaşında. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu, ülkemizin bağımsızlığına, cumhuriyete, demokrasiye kavuşmasında öncülük görevi üstlenen Cumhuriyet Halk Partisi, tarihinden aldığı güçle yoluna devam ediyor.

“İSTİKLAL SAVAŞI'NI BAŞLATAN KADRO CHP'NİN KURUCULARIDIR”

CHP, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde 9 Eylül 1923'te önce "Halk Fırkası" adıyla kurulmuştur. 1924 yılında "Cumhuriyet Halk Fırkası", 1935 yılında ise "Cumhuriyet Halk Partisi" adını almıştır. 1927 yılında "Cumhuriyetçilik", "Halkçılık", "Milliyetçilik" ve "Laiklik" CHP'nin dört temel ilkesi olarak benimsenmiştir. 1935 yılında ise "Devletçilik" ve "Devrimcilik" ilkeleri de eklenerek partinin ilkeleri altıya çıkarılmıştır. Partinin amblemi olan 6 ok, bu ilkeleri simgelemektedir. Evet, sorumluluğumuz büyük. Çünkü İstiklal Savaşı'nı başlatan kadro CHP'nin kurucularıdır. Evet, Cumhuriyet Halk Partisi, Kurucu Genel Başkanımız Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde Cumhuriyet'i kuran, Türkiye'yi çağdaş uygarlıkla buluşturan partidir. Tam bağımsızlık ve ulusal egemenlik ülküsünden doğan partimiz, kurulduğu günden bu güne bütün zorluklara rağmen asla pes etmeyerek, ülkesi, halkı için çalışmış, mücadele vermiştir. Bu günde aynı ruhla mücadelesine tüm örgütleri ile devam etmektedir.

“ZOR GÜNLERİN İÇERİSİNDEN GEÇİYORUZ”

Zor günlerin içerisinden geçiyoruz. Cumhuriyetin değerlerinin yok edilmek istendiği, Cumhuriyet'in kurduğu kurumların talan edildiği bir anlayışla karşı karşıyayız. Ne yazık ki bugün ülkemize baktığımızda, ülkemiz aydınlığa değil karanlığa, adalete değil adaletsizliklere, liyakate değil yandaşlığa, üretime değil tüketime, barışa değil düşmanlaştırmaya, birleştirmeye değil ötekileştirmeye, halk için değil rant için anlayışına hapsedilmek istenmektedir. Halkımız beceriksiz yönetim nedeniyle umutsuzluk iklimine hapsedilerek, gün geçtikçe çaresizliğe sürüklenmektedir. Mevcut AKP iktidarı da bu kötü gidişata dur diyenleri, baskı, korku politikasıyla susturmaya çalışmaktadır. AKP'nin amacı sorgulamayan, her dediğine "evet" diyecek bir biat toplumu oluşturmaktır! Bugün gelinen noktada basın özgürce yazamamakta, üniversiteler korkusuzca düşünememekte, yargı ise AKP'nin elinde bir sindirme sopası olarak kullanılmaktadır. Vatandaş, 'konuşursam, fikrimi söylersem başıma bir şey gelir mi' endişesi yaşamaktadır.

“TEK ADAM VE YANDAŞLARI BALLI, ŞATAFATLI, LÜKS İÇİNDE YAŞAMAKTADIR”

Hızını alamayan AKP zihniyetinin bu çağdışı, anti demokratik düşünce yapısından Gazi Meclis'te nasibini almıştır. Meclis'in iradesine de ipotek koyan AKP, "ben yaptım oldu" anlayışıyla ne yazık ki devletin önemli kurumlarını da bu anlayışla işlevsiz hale getirerek, sorun çözmekten çok sorunlar yumağı haline gelen bir sistemi inşa etmiştir. Adına "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi" dedikleri kaos sistemi ile ülkemiz bugün hedeflerinden gün geçtikçe uzaklaşmakta, adalet, ekonomi, sağlık, eğitim, turizm kısacası her şey, her şeyden anladığını sanan bilimsellikten uzak tek adamın iki dudağı arasına bakmaktadır! Tek adam sistemi ile de bugün ne yazık ki Türkiye, her alanda çıkmazın içindedir. Vatandaş ekonomik sıkıntı içerisinde yaşam mücadelesi verirken, tek adam ve yandaşları ballı, şatafatlı, lüks içinde yaşamaktadır.

“AKP YANDAŞLARI İKİŞER, ÜÇER, BEŞER, ONAR MAAŞLAR ALMAKTA, PUDRALI SEFALAR SÜRMEKTEDİR”

Millet açken onlar tok, gençler işsizken onlar ballı ballı işler yapmaktadır. Alın teriyle çalışanlar aylık asgari ücretlerini bile zar zor alırken, AKP yandaşları ikişer, üçer, beşer, onar maaşlar almakta, pudralı sefalar sürmektedir. AKP düzeninde hesap verirlilik, adalet, şeffaflık ve ahlaki değerler yok edildiği için yapanın yanına da kar kalmaktadır. Sevgili dostlar, söyleyecek çok söz var. Söylemeye devam edeceğiz. Alınacak çok yol var, almaya devam edeceğiz. Gidilecek çok yer var ve gitmeye de devam edeceğiz. Ülkemizi AKP'nin karanlık dünyasına hapsetmeyeceğiz. Mafyanın, rant kafasının, hukuksuzluk havasının bu ülkede hüküm sürmesine, vatandaşın daha fazla ezilmesine, umutsuzluğa sürüklenmesine izin vermeyeceğiz. Mülteci oyunu ile ülkemizin geleceğine dinamit koyulmasına da hep birlikte karşı duracağız. Her fırsata "sınır namustur" diyerek, hatırlatacağız.

“BİZİ BİZ YAPAN DEĞERLERİ YOK ETMESİNE BAZILARI GİBİ SEYİRCİ KALMAYACAĞIZ”

Emperyalist oyunlara, tuzaklara teslim olan bu sorumsuz yönetim anlayışının, bizi biz yapan değerleri yok etmesine bazıları gibi seyirci kalmayacağız. Evet, CHP'nin bu nedenle önemi de görevi de büyük. Bizim sorumluluğumuz var. Bazıları gibi canımız istediğinde çizgimizi değiştiremeyiz. Bazıları gibi bol bol gömlek değiştiremeyiz. Bazıları gibi beyaz görünüp, düşüncede siyah olamayız, bazıları gibi ranta, menfaate teslim olamayız. Sevgili dostlar, kıymetli vatandaşlar; CHP'nin görevi, devletin egemenliğini, yurttaşların refahını ve özgürlüğünü sağlamaktır. CHP'nin görevi, 'yurtta barış, dünyada barış' içinde toplumsal dayanışmayı sağlamaktır. Altı okun yani CHP'nin amacı Türkiye'yi çağdaş bir devlet yapmaktır. CHP'nin amacı halkı, mutlu, huzurlu ve üreten bir ekonomi inşa etmektir.

“CHP, SOSYAL ADALETİ, EŞİTLİĞİ, İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ, DEMOKRASİYİ, SAVUNUR”

CHP, Cumhuriyet'in yeniden demokrasiyle taçlandırılması, her türlü ayrımcılığın, ötekileştirmenin ortadan kalkması için mücadele eder… CHP, Türkiye Cumhuriyetini kuran parti olarak, ülkenin aydınlık geleceği için halkımızla birlikte buluşmaya ve bu amaçlar doğrultusunda yol almaya devam edecek. 1923'te yakılan bu meşalenin ışığında üreten ve paylaşan bir anlayışla, halkımızla, örgütümüzle bir arada, güçlü bir şekilde iktidara yürüyoruz. Bugün ayrışma günü değil, biliyoruz. Bugün Cumhuriyet'in değerlerinin yanında buluşma, bir arada güçlü durma günüdür.

“HAK, HUKUK, ADALETİ HER ALANDA HAKİM KILALIM”

Buradan halkımıza sesleniyoruz; AKP'nin oluşturduğu bu açlık, bu yoksulluk, bu adaletsizlik, bu umutsuzluk iklimi kader değil. Gelin Cumhuriyet'in dev çınarının altında ülkemiz için buluşalım. Ekmeğimize, aşımıza, geleceğimize göz koyanlara karşı duralım. Hep birlikte umutlarımızı, geleceğimizi, değerlerimizi çalanlara, doğamızı talan edenlere… Yalanları meslek edinip, yıllardır aldatanlara, kandıranlara karşı sessiz kalmayalım. Artık kaybedecek zaman yok. Hak, hukuk, adaleti her alanda hakim kılalım. Bu duygu ve düşüncelerle 98 yıldır hiç dinmeyen, coşku ve kararlılığımıza yol açan, bize bayrağı teslim eden başta "Benim iki büyük eserim var. Biri Türkiye Cumhuriyeti, diğeri Cumhuriyet Halk Partisi'dir" diyerek, sorumluluğumuzu bize her daim hatırlatan Kurucu Liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, en üstten en alt kademeye kadar partimiz için emek vermiş herkesi saygıyla anıyorum. İktidar yolunda Cumhuriyet Halk Partisi'nin 98'inci kuruluş yıl dönümünü kutlu olsun. Halkımızla birlikte nice yıllara.”dedi.

Editör: Haber Merkezi