İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Belediye Başkanları Çalıştayı programı kapsamında Kayseri'ye geldi. İmamoğlu, ziyareti sırasında ise vatandaş ve esnaflarla sohbet etti. Esnaf ziyaretlerini sürdüren İmamoğlu, bir esnafın "Cumhurbaşkanı olmak istiyor musunuz?" sorusuna, "Böyle büyük meseleleri halk tartışır, tartıştırır. Sonra gelir bu işin yetkili kurumları tartışır. Şu anda bir ittifak heyeti var tartışacak, vatandaşı dinleyecek ve doğru bir karar verecek." yanıtını verdi.

'BÖYLE EKONOMİ, PARA POLİTİKASI YÖNETİLMEZ'

Ziyaret sırasında ekonomik konulara değinen İmamoğlu, "Ekonomi ile ilgili büyük bir problem yaşıyoruz. Böyle ekonomi, para politikası yönetilmez. Ekonominin kuralları var. Şu an yönetilen düzen tümüyle bir istikrarsızlık düzeni. Temelinde şu var; birincisi ülkenin yönetimi güveni kaybetti, yönetememe sorunu var. İkincisi liyakat. İktidar bazı şeyleri kötü yapar ama bazı kurumların başında liyakatli insanlar olursa her şeye rağmen orada bazı kuralları belinden bükmezse her şeye rağmen güzel gider işler. Mesela Merkez Bankası bunlardan birisidir. Merkez Bankası şu şöyle yap, bunu böyle yap diyerek yönetilmez. Sizin işinizde parayla, dövizle, altınla. Hiçbir şey hesaplanamıyor.

Türkiye’de krizler yaşandı diyorlar. Ben krizleri yaşamış birisiyim. 5 Nisan 1994 döviz ve para krizinden bahsediyorum. Yüksek faizler 1997-1998’ler. Hatta 90-91-92 dönemlerinde bir körfez krizi yani, savaş krizini yaşadı ülke. Yanı başımızda savaş vardı, ticareti çok etkiledi. 2001’de yine bir kriz yaşadık. Şimdi bunlar doğru var. Bir sebep-sonuç ilişkisi vardır. Yani sebepleri bellidir, bu sebep üzerinden de bir sonuç yaşarsın. Şu an yaşanılan krizlerde sebep-sonuç ilişkisi yok. Ekonomik olarak sebep-sonuç ilişkisi yok. Tek sebep var dediğim gibi güveni kaybettiler, ikincisi de liyakati olmayan insanların işi yönetmesi" diye konuştu.

'BU YÖNETİM GİTMEDİĞİ SÜRECE BUNLAR DEĞİŞMEYECEK'

Sözlerini sürdüren İmamoğlu, "Döviz ve artışlar geçmiş dönemde de oldu ama şu anda yaşanan şey dünyada krizin derecesi 10 ise biz bunun 10 katını yaşıyoruz. Bir de şöyle saça şeyler konuşuluyor. ‘Dövizle işimiz ne ?’ Kardeşim senin her şeyin dövizle. Dünya entegre ekonomi. Senin bağımlı olduğun fosil yakıt alanı var. Doğalgaz, petrol, mazot, benzin her şey. Bunun sebebi enerji, üretim, tarım.

Bu yönetim gitmediği sürece bunlar değişmeyecek. Doğru yapsın anlayışı yok, ben ne dersem onu yapsın anlayışı var. Bunun da değişmesi lazım. Nasıl değişecek? Sistem arızalı. Hiçbir zaman her şey siyaset değildir. Her şey parti de değildir. Esas olan milletin gerçekten kurumsal bir düzene kavuşmasını sağlamak. Yeni nesil bizden onu bekliyor. Şu anda Türkiye’de tarih yazılıyor. Türkiye ‘de 7,8 parti bir araya gelip, kurtuluş arayışında. Bu muazzam bir şey, bunu yakalamak lazım. Kötü bir iktidara karşı bu blok yapı oluştu ama bence bu işte ciddi bir hayır vardır" şeklinde konuştu. (BGC)

Editör: Haber Merkezi