Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adını taşıyan alanda inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Birkaç hafta önceki yazısıyla konuyu Kayseri halkının dikkatine sunan araştırmacı-yazar Mustafa Cingil, alanın betonlaştırıldığını savundu. Cingil, "Şu anda Millet Bahçesi şantiyeye dönmüş, her tarafı beton yığını haline gelmiş. Sadece Millet Bahçesi değil, Kayseri betonlaşıyor" dedi.  Hava İkmal Bakım Merkezi alanının millet bahçesine dönüştürülme kararını desteklediklerini anlatan Cingil, “Fakat burası şantiyeye dönmüş ve her tarafta betonlar var. Burada ağaçlardan başka hiçbir şey olmaması lazım. Ne konferans salonu, ne tiyatro salonu, ne de yeme-içme mekanları. Fakat burası da betonlaşmaya kurban olacak ve Kayseri yeşil alansız nefes almaya çalışacak" diye konuştu.

"35 YILDIR YEŞİL ALAN ADINA BİR ŞEY YAPILMADI"

Bu alanın yeşile bürünmesinin Kayseri'nin havası ve çevresi adına hayati önem taşıdığını vurgulayan Cingil, "Şehre tepeden baktığınızda Kayseri'de 5 adet ana arter aktif yeşil alan görürsünüz. Bunlardan birincisi 1924-25 yıllarında Vali Ahmet Muammer Bey tarafından yaptırılan Gültepe Parkı'dır. İkincisi 1935'te yapılan Sümerbank fabrikasına ait yeşil alandır. Üçüncüsü 1963 yılında Belediye Başkanı Mehmet Çalık tarafından yaptırılan Beştepeler Parkı'dır. Dördüncüsü 1977 yılında Belediye Başkanı Niyazi Bahçecioğlu tarafından yaptırılan İnönü Parkı ve sonuncusu ise 1987 yılında yapılan Mimarsinan Parkı'dır. Bu da gösteriyor ki Kayseri'ye 35 yıldır gerçek yeşil alan adına hiçbir şey yapılmamıştır" diye konuştu. Cingil, konuşmasına ilave yaparak, "Mahalle aralarındaki cep parkları yeşil alan olarak sayıyoruz. Eğlence ve dinlence adına önemli mekanlar olan cep parklardaki çayırlar ve dikili ağaçlar yeşil ağan niteliğinde değildir. Yeşil alanın tarifi farklıdır. Kendi kendimizi kandırıyoruz" ifadelerini kullandı.

“BİZİM KAYSERİ'DE BİR GÖL HASTALIĞIMIZ VAR”

Millet Bahçesi projesindeki göletlere de değinen Cingil, "Bizim Kayseri'de bir göl hastalığımız var. Planlarda görüldüğü kadarıyla koskoca göller yapılacak ve burada tonlarca suya ihtiyaç duyulacak. Bu su ise yeraltı sularından çekilecek. Kayseri su açısından çok zengin bir yer değil. Oysa burası ağaçlansa yağan yağmurla birlikte yeraltı suları da zenginleşecek" diye konuştu.

"BU İŞİN SONU BAŞINDAN BELLİ"

Cingil, Millet Bahçesi'nin kurulduğu alanın niteliğine değinerek, "Dünyada böyle bir dümdüz, tepsi gibi, ağaçlandırma adına en kolay yapılacak yer yok. Fakat maalesef ağaçla başlaması gereken bir iş, betonla başlamış durumda. Yani bu işin sonu başından belli. Üzülerek söylüyorum ki Kayseri bir fırsatını daha tepecek. Bu yanlışın bedelini bizler de çekeceğiz ama bunu en çok gelecek nesiller hissedecek" diye konuştu.

“KENDİMİ YEL DEĞİRMENLERİNE KOŞTURAN DON KİŞOT GİBİ HİSSEDİYORUM”

Araştırmacı-yazar Mustafa Cingil, Kayserilileri millet bahçesinin betonlaşmaması adına bilinçli olmaya çağırdı: "Ben kendimi yel değirmenlerine koşturan Don Kişot gibi hissediyorum. Burayı koruma görevi halka, gençlere, basına düşüyor. Bu gidişatı bir şekilde durdurmamız lazım. Aksi takdirde ileride geri dönüşü de olmayacak."dedi.(1HA )

Editör: Haber Merkezi