Türk-İş Kayseri İl Temsilcisi ve Koop-İş Sendikası Şube Başkanı İdris Güven yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi: “Bilindiği üzere, sendika üyeliği anayasamız, yasalarımız ve ülkemiz tarafından onaylanmış uluslararası sözleşmelere göre önemli bir haktır. Hiç kimse bu hakkın engellenmesi için bir girişimde bulunamaz, sendika hakkını kullanan emekçilere bir yaptırım uygulayamaz. Türk ceza kanunumuzda buna ilişkin cezai hükümler de bulunmaktadır. Ancak buna rağmen, bu hakkın kullanımı çeşitli nedenlerle engellenmektedir. Emekçilerin özgürce sendika seçmelerine, toplu pazarlık hakkına erişmelerine engel olunmak istenmektedir. Bırakın bir sendikaya üye olunmasını engellemeyi, sendikaya üye olan, toplu sözleşme hakkına erişen işçilerin bile, bu hak ve özgürlüklerini kullanmalarına engel olunmak istenmektedir. ERÜ TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİ İMZALAMIYOR Belirttiğim bu durumun bir yenisi, ne yazık ki, Kayseri’de bulunan bir bilim yuvasında yaşanmaktadır. Ülkemizin en iyi üniversitelerinden biri olarak gösterilen Erciyes Üniversitesi ile sendikamız Koop-İş arasında yıllardır toplu iş sözleşmesi imzalanmaktadır. Ancak sendikamız ile üniversitemiz arasında, Ocak 2020 tarihinde başlayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, anlaşmayla sonuçlanamadığından dolayı 07 Ocak 2021 tarihinde yüksek hakem kurulunun verdiği kararla bağıtlanmış bulunmaktadır. Sözleşme imzalanmasına ve tarafları bağlayıcı hukuki bir nitelik kazanmasına rağmen, Erciyes Üniversitesi yönetimi ısrarla sözleşmemizin sağlıklı bir şekilde uygulanmasını engellemektedir. Bildiğiniz gibi, 696 sayılı kanun hükmünde kararnameyle kadroya alınan taşeron işçiler, Kasım ayından itibaren çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığının yayınlamış olduğu genelge doğrultusunda asıl işkollarına geçirilmiştir. KADROYA GEÇEN ARKADAŞLARIMIZIN SÖZLEŞMEDEN YARARLANMASINI ENGELLEMEKTEDİR Böylece o güne kadar farklı işkollarında farklı sendikalara üye olan arkadaşlarımız, asıl işkoluna geçerek Koop-İş’e üye olmuşlardır. Ancak 200’ün üzerinde işçimizin halen işkolları değiştirilmemiştir. Ayrıca terör mağduru ve şehit, gazi yakınları ve eski hükümlü arkadaşlarımızın da, tüm çabalarımıza ve ilgili kanuna rağmen iş kolları değiştirilmemiş onlar da yürürlükteki sözleşmeye dâhil edilmemişlerdir. Burada yapılması gereken, bu arkadaşlarımızın asıl işkoluna devrinin yapılarak sendikamızla bağıtlanan toplu sözleşmeden yararlandırılmasıdır. Bütün benzer işyerlerinde bu şekilde olmuş, taşerondan kadroya geçen işçiler, o işyerlerindeki toplu sözleşmelerden yararlandırılmışlardır. Ancak Erciyes Üniversitesi yönetimi, ne yazık ki, kadroya geçen arkadaşlarımızın sözleşmeden yararlanmasını engellemektedir. İşkolları değiştirilen ve sendikamız üyesi olan işçi kardeşlerimiz, 1 Kasım 2020 tarihi itibariyle sözleşmeye dâhil edilmeleri ve sözleşmeden doğan ücret farklarını ödemek zorunda olmalarına rağmen bunu ısrarla yapmamışlardır. Bir bilim yuvasıyla ilgili böyle bir basın açıklaması yapmaktan, bu sorunları hala yaşıyor olmaktan inanın ki üzüntü duymaktayız. ÜNİVERSİTE YÖNETİMİNDEN OLUMLU BİR YANIT ALAMADIK Ancak üniversitemizi yönetenlerin, kendi haklarını gününde ve zamanında kuruşu kuruşuna alırken, emeği ile geçinen, dar ve sabit gelirli bu emekçilerin haklarını görmezden gelmeleri ve keyfi uygulamalarla bu hakları ödemekten kaçınmaları kabul edilemez. Biz Türk-İş heyeti ile üniversitemiz yetkilileriyle birçok kez yüz yüze görüşme gerçekleştirdik. Ayrıca yazılı olarak başvuruda bulunduk. Kendilerine bu uygulamaları kanunen yapmak zorunda olduklarını anlatan resmi yazılar yazdık. Konuyla ilgili çalışma bakanlığının genelgelerini ek olarak kendilerine gönderdik. Fakat bugüne kadar üniversite yönetiminden olumlu bir yanıt alamadık. KOOP-İŞ’E ÜYE OLAN ARKADAŞLARIMIZ AÇIK AÇIK TEHDİT EDİLİYOR Ülkemizdeki bütün üniversitelerde, aynı durumdaki işçilerin işkolları değiştirilmişken ve oradaki var olan toplu sözleşmelerin ilgili maddeleri onlara uygulanırken, üniversitemizin bu tavrını anlamak mümkün değildir. Erciyes Üniversitesi yönetimi, çalışma bakanlığının genelgelerine ve talimatlarına uymamayı, cumhurbaşkanımızın imzasıyla resmi gazetede yayımlanan işkoluna ilişkin düzenlemeyi ısrarla uygulamamaktadır. Anayasal haklarını kullanarak sendikamız Koop-İş’e üye olan arkadaşlarımız açık açık tehdit ediliyor, baskı altına alınmak isteniyor. Pandemi, covid 19 koşulları bahane edilerek bazı arkadaşlarımızın kasıtlı olarak görev yerleri değiştiriliyor. Dünyanın ve ülkemizin zor bir dönemden geçtiği, yaşam koşullarının gittikçe ağırlaştığı, emeği ile geçinenlerin zorlandığı bir dönemde bunların yapılmasına sessiz kalamayız, kalmayacağız. Mecliste grubu bulunan Ak Parti, MHP, CHP ve İyi Parti’nin Kayseri milletvekillerine bilgi verdik, onlardan destek istedik. CHP milletvekili sayın Çetin Arık sorunu meclise taşıyarak destek vermişlerdir kendisine teşekkür ediyoruz. MHP milletvekilimiz sayın Baki Ersoy ile birlikte sorunu görüşmek için rektör beyi makamında ziyarete gittik. Ancak bir sonuç alamadık. Sayın vekilimize de her zaman yanımızda olacağını ifade ettiği ve bizleri destekledikleri için çok teşekkür ediyoruz. Vekilimiz ile yapmış olduğumuz ziyaret sonucunda; Üniversite yetkilileri sözleşme yapma yetkisi verdikleri işveren sendikası miksen ile görüşmemizi tavsiye ettiler. O sendika da bizlere%2 oranında zam teklif etti. Enflasyonun %15 olduğu bir ortamda emekçiye %2 vermeleri akıl tutulması gibidir. İnsan aklı ile alay etmek bu olsa gerek. Aynı zamanda pandemi döneminde her türlü hasta ile ilgilenen, gece gündüz demeden çalışan sağlık emekçilerimize de aynı oranda artış önerdiler. Herkes pandemide hasta dan virüsden kaçarken bu emekçi arkadaşlarım durmadan çalışmakta ve onlara layık görünen oran %2 sadece o kadar. Türk-iş konfederasyonumuza bağlı sağlık-iş sendikamız da bu komik öneriyi kabul etmedi. Zaten kabul etmeleride mümkün değildi. Bizler de bu süreçte onların her zaman yanında olacağız. Haklarını alana kadar desteğimizi esirgemeyeceğiz. ÜYELERİMİZİN HAKLARINI ALMAK İÇİN YASAL YOLLARA BAŞVURULACAK Biz Türk-İş olarak üniversite yönetiminden temennimiz, bu haksızlıkların giderilmesidir. Hem sağlık emekçilerinin hemde okullarda çalışan arkadaşlarımızın haklarının bir an önce verilmesidir. Birçok üniversite ile sorunsuz yürütülen bu sürecin, Erciyes Üniversitesiyle de yürütülmesidir. Bizler her zaman sosyal diyalogdan yanayız. Bunu üniversitemiz ile de kurmak ve sürdürmek istiyoruz. Karşılıklı olarak oturduğumuzda çözemeyeceğimiz hiç bir problem bulunmamaktadır. Aksi halde, üyelerimizin haklarını almak için yasal yollara başvurulacaktır.”dedi.