Tercih yapacak öğrenciler için Malzeme ve Nanoteknoloji Mühendisliği, geleceğin meslekleri arasında yer alan yeni nesil bir bölümdür. Bu bölüm hakkında açıklamalar yapan Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şahin, “Nanoteknoloji, geleceğin sanayi ve bilgi devrimi olmaya aday bir alandır. 21. yüzyıla damgasını vuracak bu alana, Türkiye ve dünyadaki gelişmiş ülkelerde son 20 yıldır çok ciddi yatırımlar yapılmaktadır. Yakın zamanda, bu yatırımlara örnek olarak, ASELSAN'ın 2025 Nisan ayında süper teşvik kapsamında ilan ettiği yeni bir yatırım gösterilebilir. ASELSAN, bir nanoteknoloji birimi kuruyor ve bu birim, 4-5 yıl sonra üretime geçecek ve ülkemizde de savunma sanayii alanında doğrudan bu isimle üretim faaliyetleri başlayacak. Dolayısıyla, yakın gelecekte nanoteknolojinin kesinlikle önemli bir meslek olarak karşımıza çıkacağı ve ülkemizde ciddi bir istihdam sahasına sahip olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz” dedi.


2025 YKS’ye giren öğrenciler, gelecek vadeden ve yeni nesil bölümleri araştırmaya başladı. Bu bölümlerden biri olan Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği, günümüzde nanoteknolojinin kullanılmadığı alanın neredeyse olmamasıyla öne çıkıyor. Nanoteknolojinin sağlık, enerji ve savunma sanayii gibi birçok alanda yaygın uygulamaları sayesinde, mezunlar için geniş istihdam olanakları sunan, gelecek vadeden bir seçenektir. Yakın gelecekte bu alana duyulan ihtiyacın daha da artması beklenmektedir.


Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şahin, “Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği Bölümü, 2012 yılında şahsımın önerisiyle kurulmuş olan bir bölümdür. Kurulduktan kısa bir süre sonra lisansüstü düzeyde eğitim-öğretim faaliyetlerine başlayan bölüm, ilk lisans öğrencilerini 2024-2025 öğretim yılında almış olup öğrencilerimizin tamamı İngilizce hazırlık okuluna devam etmiştir. İngilizce hazırlık okulunu başarıyla tamamlayan öğrencilerimiz, önümüzdeki güz dönemiyle birlikte yüzde 100 İngilizce olarak bölümdeki eğitim – öğretim hayatlarına başlayacaklardır. Nanoteknoloji nedir diyenler için “Nano”, Yunanca ’da “cüce” anlamına gelen bir kelimedir. Bilimde bir birimin milyarda biri ölçeğini ifade eder. Örneğin, bir nanometre (1 nm) bir metrenin milyarda birine eşittir. Bu ölçeği daha iyi anlamak için, bir insan saç telinin kalınlığının yaklaşık 100.000 nanometre olduğunu göz önüne alırsak ne kadar küçük bir ölçekten bahsettiğimiz daha iyi anlaşılabilir. Nanoteknoloji, geleceğin sanayi ve bilgi devrimi olmaya aday bir alandır. 21. yüzyıla damgasını vuracak bu alana, Türkiye ve dünyadaki gelişmiş ülkelerde son 20 yıldır çok ciddi yatırımlar yapılmaktadır. Yakın zamanda, bu yatırımlara örnek olarak, ASELSAN'ın 2025 Nisan ayında süper teşvik kapsamında ilan ettiği yeni bir yatırım gösterilebilir. ASELSAN, bir nanoteknoloji birimi kuruyor ve bu birim, 4-5 yıl sonra üretime geçecek ve ülkemizde de savunma sanayii alanında doğrudan bu isimle üretim faaliyetleri başlayacak. Dolayısıyla, yakın gelecekte nanoteknolojinin kesinlikle önemli bir meslek olarak karşımıza çıkacağı ve ülkemizde ciddi bir istihdam sahasına sahip olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz. Dünyadaki diğer ülkelere baktığımızda, örneğin Çin'in önümüzdeki birkaç yıl veya on yıl içerisinde bir milyon nanoteknoloji uzmanı yetiştirme projesi var. Bu da konunun ne kadar önemli olduğunu açıkça gösteriyor. Malzeme bilimi ve nanoteknoloji, birbiriyle iç içe geçmiş alanlardır. Nanometre boyutlarına indirilen malzemeler, makroskobik (gözle görülebilir) boyutlardaki özelliklerinden daha farklı özellikler sergilemeye başlarlar. Bunun en güzel örneklerinden biri altındır. Makroskobik boyutta sarı renkli olan altın, 30-40 nanometre gibi boyutlara küçültüldüğünde mavi, gri veya eflatun gibi farklı renklere sahip olmaktadırlar.


‘GÜNÜMÜZDE NANOTEKNOLOJİNİN KULLANILMADIĞI ALAN NEREDEYSE YOKTUR’

Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şahin, “Günümüzde nanoteknolojinin kullanılmadığı alan neredeyse yoktur. Sağlık alanından yeni nesil enerji sistemlerine, kuantum teknolojilerinden savunma sanayiine kadar birçok alana nüfuz etmiştir ve bu etki artarak devam etmektedir. Dolayısıyla, yakın gelecekte bu alana duyulan ihtiyaç daha da artacaktır. Nanoteknoloji uygulamalarına örnekler verecek olursak; Akıllı İlaçlar: Etkin maddesi biyouyumlu nano malzemeler içine yerleştirilmiş bu ilaçlar, hastalıklı bölgeye ulaşana kadar aktif hale gelmezler. Bu sayede hem ilacın etkinliği artar hem de yan etkileri en aza indirgenir. Ekran Teknolojileri: Günümüzün QLED TV'lerde kullanılan "Q" harfi, kuantum nano kristallerini temsil eder. Bu kristaller, ekran teknolojisinde kullanılarak daha parlak ve canlı bir izleme deneyimi sunarlar. Yeni Nesil Güneş Pilleri: Üçüncü nesil olarak da adlandırılan bu güneş pillerinde metal veya yarıiletken nano boyutlu malzemeler kullanılmakta olup, böylece bu güneş pillerindeki verim değeri daha da yükseltilmektedir” ifadelerini kullandı.

BU BÖLÜMDEN MEZUN OLANLAR NERELERDE ÇALIŞABİLİR?

Türkçe düşündürdü, matematik zorladı
Türkçe düşündürdü, matematik zorladı
İçeriği Görüntüle

Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şahin, “Bu bölümü, temel bilimlere (fizik, kimya gibi) ve bunların teknolojik uygulamalarına ilgi duyan, geleceğin fonksiyonel malzemelerini tasarlamak, üretmek ve bunları farklı teknoloji alanlarında kullanmak isteyen herkes tercih edebilir. Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği Bölümünden mezun olacak mühendisler, fonksiyonel malzemelere ve ileri teknolojiye dayalı birçok firmada ve üretim sektöründe, istihdam edilebilecektir. Gerek Kayseri özelinde gerekse ülkemiz genelinde mikro ve nano malzeme tabanlı üretim yapan birçok fabrikalar mevcut olup, her geçen gün sayıları artmaktadır. Bunlara, Kayseri İleri Malzemeler Sanayi ve Teknoloji A.Ş. (KİM), ASELSAN, VESTEL gibi firmalar örnek olarak verilebilir. Öte yandan, AGÜ Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği Bölümü mezunu öğrenciler, sahip oldukları iyi derecede İngilizce dil becerileri sayesinde, herhangi bir ülkedeki teknoloji odaklı üretim yapan kurumlarda ve/veya kuruluşlarda çalışabilirler. Mevcut teknolojik gelişmelerin projeksiyonuna bakıldığında yakın gelecekte teknolojinin nanobilim tabanlı ilerleyeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz ve dolayısıyla bu bu alandaki mühendislere duyulan talebin her geçen yıl daha da artacağı aşikardır. Mezunlarımız ayrıca, yurt içi veya yurt dışındaki prestijli üniversitelerde yüksek lisans ve doktora yaparak akademik kariyerlerine de devam edebilirler” diye konuştu.