Son günlerde, elektrik ve doğal gaz başta olmak üzere yüksek gelen faturalar ülkenin birinci gündem maddesi haline geldi. Hükümet yetkilileri, faturaların düşürülmesi için çalışma başlatıldığını açıklarken, muhalefet parti temsilcileri de zamların geri çekilmesi için kampanya başlattı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, elektrik faturası ödemeyeceğini duyururken, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Gonca Yelda Orhan da, vatandaşın yaşadığı sıkıntılara değindi. Elektrik faturalarına gelen zamların esnafı, vatandaşı ve çiftçiyi mağfur ettiğini belirten Orhan, kara kış fonunun oluşturulması konusunda halka destek verilmediğini kaydetti. Kendi elektrik faturalarını örnek veren Orhan, “Kara kış faturaları, Ocak Şubat ayının el yakan faturaları. Tüm halkımıza tüm esnafımıza tüm çiftçimize ulaşmış bir vaziyette. Bakın bu benim iş yeri faturam geçen ay 275 lira gelen fatura bu ay 470 lira geldi. Tüketim ücretinde bir değişiklik yok. Aynı ışık yanıyor, aynı bilgisayarlar çalışıyor. Yani bu fatura nasıl benim elimi yakıyorsa, bütün halkımızın da elini yakıyor. Kara kış deyip günlerdir biz bunları uyarmıştık. Kara kış geliyor, kara kış fonları oluşturalım, belediyeler devreye girsin, halka destek olsun, faturalardaki KDV’ler kalksın, ÖTV’ler kalksın diye ama maalesef bizi dinleyen olmadı” diye konuştu. ‘ÇİFTÇİNİN ÜRETİM YAPACAK DURUMU KALMADI’ Bünyan ilçesindeki sulu tarım yapan çiftçilerin mazota, gübreye ve elektriğe gelen zamlarla birlikte elini ayağını ekmekten, dikmekten çektiğini belirten CHP’li Orhan, “Bünyan ilçesinde sulu tarım yapan çiftçilerimiz son derece mağdur. Neden mağdur? Üretimlerini yüzde 50 yüzde 60 yüzde 70 oranında düşürdüler. Çünkü girdi maliyetleri o kadar yükseldi ki... Çiftçinin şu anda üretim yapacak durumu kalmadı. Mazota, gübreye, elektriğe gelen zamla birlikte çiftçi elini ayağını ekmekten, dikmekten geri çekti. Peki bunun sonucu nedir? Çiftçi ekmiyor, biçmiyor biz 2022, 2023 yıllarında ne yiyeceğiz? Buğdayımız, arpamız, mercimeğimiz, nohutumuz olmayacak. Bakın bugün pazara gittiğimizde salatalığın kilosu 30 lira olmuş. Dün ben Kayseri’de Fevzi Çakmak pazarına gittiğimde, pazarcı artık tezgahını dizemiyor. Sadece bir kasa iki kasa getiriyor. Herkes benim gibi bakıyordu. Bakıyor, düşünüyor ama alamıyor. Salatalığın kilosunun 30 lira olduğu temel ihtiyaç gıdalarının bu fiyatlarda olduğu bir ülkede yaşam hakkınız şu anda gerçekten maalesef kısıtlanıyor” şeklinde konuştu. ‘VERİLEN ZAMLARIN ACİLEN ÇEKİLMESİ GEREKİLİYOR’ Faturalara gelen zamların geri çekilmesi gerektiğini vurgulayan “Bugün Kayseri Şeker maalesef üretim yapacak çiftçi bulamıyor. Geçen sene 200 dekar tarlasını pancar eken çiftçimiz, maalesef bu sene 50 dekar ekiyor. Yani yüzde 200 yüzde 300 oranında ekimlerde eksiklik var. Bu eksiklik yarın şeker, un, makarna eksikliği halka yansıyacak. O yüzden ben buradan tüm Türkiye’yi yöneten, Kayseri’yi yöneten bütün yetkililere sesleniyorum. Lütfen elektriğe, mazota, gübreye verilen zamları acilen çekmeniz gerekiyor. Bu vatandaşların yaşam hakkını kısıtlayamazsınız. Sosyal devlette elektrik, su, ısınma, mazot haktır. Bu haklarını vatandaştan geri alamazsınız. Sosyal devletin mantığı nedir? Uygulanması gereken nedir? Vatandaşının ısınmasıyla, yakacağıyla sorumlu olmaktır. O yüzden biz buradan bütün yetkililere sesleniyoruz. Lütfen verilen zamları geri çekin. Bir nebze de olsa şu soğuk kış günlerinde vatandaşımızı, esnafımızı, çiftçimizi hep birlikte rahatlatalım” ifadelerini kullandı. (1HA)