MHP Kayseri İl Başkanlığı Genişletilmiş Bölge İstişare toplantısına ev sahipliği yaptı. Kayseri Erciyes Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantının divan başkanlığını MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, divan üyeliklerini ise MHP MYK üyeleri Uğur Öztürk, Emrullah Türe, Ali Fuat Kardaş, Volkan Uygunuçarlar, Adana Milletvekili Ayşe Sibel Ersoy, Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkcı, Kahramanmaraş Milletvekili Sefer Aycan, Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, Adana Milletvekili Muharrem Varlı, Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz, Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara yaptı.
Saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasıyla başlayan toplantının açılış konuşmasını MHP Kayseri İl Başkanı Adnan İncetoprak yaptı. İncetoprak şunları söyledi.” 25 Ağustos 2021 tarihinden itibaren, Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli beyefendinin emir ve tensipleriyle, yeni bir ruh, heyecan ve kucaklayıcı yönetim desturuyla devraldığım bu kutlu sancağı zirveye taşımak için canla başla çalışacağımı bir kez de sizlerin huzurunuzda taahhüt etmek istiyorum. Bizler, Ülkücü Hareket mensupları olarak aldığımız teşkilatçılık terbiyesi ve öğretisi ile şunu iyi biliriz ki, bizde makamlar gelip geçici, sıfatlar gelip geçici fakat üç hilalimiz, davamız bakidir.
Bizlere düşen, teşkilatın içinde resmi görevimiz olsun ya da olmasın, küsmeden, darılmadan, kırılmadan, yorulmadan davamız uğuruna savaşmak ve yaşamak, yeri geldiğinde ise şehadet şerbetini içmektir. MHP Milliyetçi camia ve Ülkücü camianın tek partisidir. Ülkücülük de Milliyetçilik de Milliyetçi Hareket Partisinde olur. Ben, başta Kayserimiz olmak üzere, tüm gönül coğrafyamız dahilinde, bütün camianın Milliyetçi Hareket Partisi’nin 3 Hilali altında toplanmasını isterim. “Milliyetçiyim” diyen, “Ülkücüyüm” diyen, “Ben geçmişte ülkücüydüm” diyen, bu iddiada bulunan herkesin bulunması gereken yegâne yer üç Hilalin altıdır. İyi günde-kötü günde milli birlik ve yardımlaşma duygumuzun canlı tutulması, aklıselim ve kalbi selim bir tutumla maddi-manevi her türlü felakete direnç gösterilmesi devletimizin bekası için tarifsiz önemdedir.
Türk milleti neşe ve sevinçte bir olduğu kadar acı ve tasada da birdir ve beraberdir.Liderimiz Devlet Bahçeli’nin bir söyleminde olduğu gibi; “Darbeler, krizler, toplumsal çalkantılar, ekonomik operasyonlar, sosyal gerilimler, dış müdahaleler, terör saldırıları, bölücü dayatmalar, yasa dışı grupların tahrik ve tertipleri devamlı surette Türkiye’nin yükseliş iradesini baltalamak üzerine projelendirilmiştir.” İşte bu yüzden, biz ülkücüler büyük oyunun her daim bilincinde olacağız. Teşkilatımızda küslüklere, kavgalara, ayrışmalara yer vermeyeceğiz. Birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi hedef alan provokasyonlara karşı gönül bağımızla set kuracağız. 52 yıldır sürdüğümüz dava mücadelemize leke sürdürmeyeceğiz. Cumhur İttifakı’nın muazzez varlığını samimiyetle koruyacağız. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi, varlığımızı Türk Varlığına Armağan edeceğiz!"dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir’de uzun bir konuşma yaparak, Türkiye’nin şimdiye kadar çok ağır sınamalardan geçtiğini, bütün bu sınamaların, görünürde siyasi alandaki hesaplaşma olarak sunulmaya gayret edilse de özünde bin yıldan beridir bu topraklarda yaşama iradesinin kırılmasına ve mevcudiyetin sonlandırılmasına odaklandığını söyledi. Türkiye’yi küresel rekabette söz dinleyen değil, sözünü geçiren, dünyanın her yerinde varlık gösteren, gelişmelere anında müdahale etme kudret ve imkanına sahip olan bir ülke yapabilmek amacıyla yola çıktıklarını vurgulayan Özdemir, şunları kaydetti: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Türkiye, yıllardan beri süregelen siyasi belirsizlik ikliminden kurtulmuş, yönetimde istikrar tesis edilmiştir. Artık Türk siyasetinin suni gündemlerle oyalanması söz konusu olmamakla birlikte krizlerle ülkemizin ikide bir seçimlere giderek zaman ve imkan kaybetmesinin önüne geçilmiştir. Hızlı karar alabilen bir yönetim anlayışıyla Türkiye, çok boyutlu risk sarmalından çıkmayı başarmıştır. 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan ve dış destekli olduğu her yönüyle ortaya çıkan FETÖ terör örgütü vasıtasıyla açığa çıkan büyük kırılma, siyasi istikrarın ne derecede önemli bir mesele olduğunu her yönüyle ortaya koymuştur.”dedi.
Özdemir, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin tüm kurum ve kurallarıyla inşası sürecinin ise halen devam ettiğini söyledi.Bu kapsamda yasama döneminde Mecliste yapılacak yeni anayasa çalışmalarının çok büyük öneminin olduğunu anlatan Özdemir, ülkenin darbe döneminden kalma Anayasa’yı sivil iradenin onayıyla yenilemesinin büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.Özdemir, bu durumun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin başarısına güç vereceğini savunarak, “(Yeni Anayasa) Türkiye’nin istikrarına katkı sunacak, demokrasimizin gelişimine olanak tanıyacak ve milletimizin 21. yüzyılda ihtiyacı olan demokratik gerekliliklerinin karşılanmasını sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.MHP’nin yeni anayasa yapımı konusundaki çalışmalarını tamamladığını dile getiren Özdemir, şöyle devam etti:“Sayın Genel Başkanımız, Cumhuriyetimizin 100. yılında 100 maddeden oluşan yeni anayasa çalışmamızı milletimize paylaşmışlardır. Müteakiben Cumhur İttifakı bünyesinde müşterek çalışmalar başlamış ve halen de devam etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti, tek millet, tek devlet, tek vatan, tek bayrak, tek dil esasına dayalı milli ve üniter bir devlettir. Yeni anayasa, bu vesileyle tekrarladığımız milli ve tarihsel haklarımızı muhafaza edecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, yeni bir anayasa yazımı konusunda Cumhur İttifakı’nın birleştirici ve kucaklayıcı şuuruyla hareket etmekte, üstüne düşen demokratik görevleri çekinmeden yerine getirmeyi sürdürmektedir.”dedi.
Özdemir, “sözde demokrasi” sözcüğü kullanılarak ülkeye karşı hayata geçirilen kimi senaryo ve oluşumların varlığından da haberdar olduklarını ifade etti.ABD merkezli başlatılan “Türkiye Demokrasi Projesi” adlı oluşumda FETÖ’cü teröristlerin yer aldığını belirten Özdemir, “Bu projede FETÖ’cü teröristler bir yana, aynı şer yapılanması hayata geçirilmeden hemen önce CHP’li bazı isimlerin ABD yönetimine çağrıda bulunarak ‘Türkiye için demokrasi vurgusu beklediklerini’ belirtmeleri, zillet çevrelerinin rezil hallerini dışa vurmuştur.” dedi
.CHP ve İYİ Parti’nin HDP ile ilgili açıklamalarını da eleştiren Özdemir, şu değerlendirmelerde bulundu:“Tıpkı PKK/PYD terör örgütünü destekleyen sözde Batılı müttefiklerimiz gibi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da YPG/PKK’yı kendi topraklarını savunan bir oluşum olarak görmektedir. Şu ibretlik duruma bakınız ki zillet çevreleri bugünlerde PKK terör örgütünün siyasi uzantısı olan HDP’yi aklama, kurtarma ve meşrulaştırma çabasına düşmüştür. Bir yandan PKK terör örgütüne yönelik yurt içi ve yurt dışında başarılı askeri harekatlar sürerken ve örgüt her yönden tükenme aşamasına gelmişken, hain elebaşıları kafalarını inlerinden çıkarmaya dahi korkarken, örgütte çözülme tarihin en üst seviyesine erişmişken ve Anayasa Mahkemesinde HDP’ye yönelik kapatılma kararı görüşülürken CHP ve İP, ‘HDP’nin Mecliste olması gerektiğini’ duyurmaya başlamıştır. Bu, açık bir ihanettir, zilletin ta kendisidir.
HDP, meşru değildir, asla da olamaz. Zira HDP, PKK’nın ta kendisidir. CHP ve İP’in müşterek bir gündem ve ağız birliği ile HDP’nin meşru olduğunu utanmadan dile getirmeleri, can çekişen teröre hayat öpücüğü vermekten başka bir şey değildir. Bu haliyle hem CHP hem de İP, Türkiye için açık bir milli güvenlik tehdidi haline gelmiştir.”dedi.
