"DOĞUM YAPMAMIŞ KADINLARDA KANSER RİSKİ FAZLA"
Acıbadem Kayseri Hastanesi Prof. Dr. Can Küçük, 01-31 tarihlerinin, Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı olarak kabul edildiğini belirterek, meme kanserinde erken teşhisin önemli olduğunu belirterek, sözlerine şu şekilde devam etti:‘’Meme kanseri görülme sıklığı artmakla birlikte, erken teşhis imkanlarındaki gelişime paralel olarak meme kanserinden ölümler azalmakta ve memeyi almadan yapılan cerrahi işlemlerin oranı artmaktadır. İleri yaş önemli bir risk faktörüdür. Meme kanseri tanısı konan hastaların yüzde 70’i 50 yaş üzerindedir. Daha önce meme kanseri geçirmiş ve tedavi olmuş kadınlarda, diğer memede kanser gelişme olasılığı normal kadınlara göre 3-4 kat daha fazladır. "
Doktor Küçük, aile yakınları arasında meme kanserine yakalanmış kadınların, meme kanserine yakalanma olasılığının diğer kadınlara göre daha fazla olduğunu belirtiyor. Küçük, " Erken adet gören (12 yaş altı) ve/veya geç adetten kesilen (55 yaş üstü) kadınlarda meme kanserine yakalanma riski 2-3 kat artar. Hiç doğum yapmamış kadınlarda meme kanseri riski artmaktadır. Bazı çalışmalarda obezitenin özellikle 50 yaş üzerindeki kadınlarda meme kanserine yakalanma riskini artırdığı gözlenmiştir. Uzun süre östrojen tedavisi (10 yıldan fazla) gören kadınlarda, meme kanseri riski artmaktadır." dedi.
KENDİ KENDİNE MUAYENE
Meme kanserinde, hastalığın hiçbir belirti vermeyebileceğini kaydeden Prof. Dr. Küçük, şunları bildirdi: ‘’ Bu nedenle meme kanserini erken teşhis etmek için, 20-40 yaş arasında 3 yılda bir doktor kontrolünden geçmeli. 40-50 yaş arasında yılda bir kez doktor kontrolünden geçmeli ve 2 yılda bir mamografi çektirmeli. 50 yaşından sonra her yıl doktor kontrolü ve mamografi yaptırmalıdır. Ayrıca 20 yaşından büyük her kadın ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi yapmalıdır. Meme kanserini kesin önleyen bir yöntem henüz yok; fakat erken tanı sayesinde, meme kanserinin getirdiği sorunlar büyük oranda çözülebilmektedir.’’
Prof. Dr. Küçük, kendi kendine muayenede dikkat edilmesi gerekenleri de şöyle sıraladı: ‘’Eğer; memede bir kitle veya sertlik saptanırsa, meme başında kanama veya akıntı varsa, memede veya meme başında bir çöküntü, kırışıklık gözlenirse, meme derisinde kalınlaşma, şişme, renk değişikliği varsa, meme başında kalınlaşma, kızarıklık veya yara varsa, meme başlarının pozisyonlarında değişiklik veya memenin boyut ve şeklinde bir değişiklik fark edilirse, mutlaka bir genel cerrahi uzmanına başvurmak gerekir.’’
Editör: Haber Merkezi
