2015 genel seçimleri için son viraja girildi. Son haftayı en verimli şekilde değerlendirerek anketlerde gördükleri oy oranlarını biraz daha yukarıya çekebilmek, tüm siyasî partilerin ortak hedefi...
***
Partiler ve adayları son hamlelerini yapadursunlar biz de seçmen gözüyle genel ve kısa bir değerlendirme yapalım... Seçmenin önemli bir bölümü oy tercihinde bulunurken kendi hayat tarzı ve dünya görüşüne yakın profildeki genel başkanları ön planda tutuyor. o genel başkanın duruşu, tavrı ve genel siyasal görüşü seçmen için önemlidir. Haliyle aynı duruş ve misyondaki milletvekillerinin de kendisini meclis çatısı altında temsil etmesini ister. Bunu istemek de en doğal hakkıdır. Zira verilen oylar genel başkandan ziyade oy verdiği adayda hayat bulacak ve temsil niteliği kazanacaktır...
***
Genel başkanlar seçim kampanyalarını saymazsak Ankara-İstanbul hattının dışına çıkarak vatandaşla buluşma imkânı bulamadığı içindir ki partinin milletvekili niteliği ve yetenekleri daha da önem kazanmaktadır... Yukarıda ortaya koyduğumuz genel hatlar çerçevesinde adayları göremeyen seçmenlerde ister istemez bir atalet ve sandığa gitmeme hissi uyanabilir. Gitse de kendince bir -hasar tespiti- değerlendirmesi yaparak tercihini yansıtabilir. Seçmeni bu -iki arada bir derede- durumdan kurtaracak ve demokrasinin kılcallara işlemesinin önünü açacak yegâne mevzuat siyasî partiler ve seçim kanunundan geçmektedir. parti delegelerinin ve üyelerinin aday belirleme basamaklarında doğrudan söz sahibi olması, istedikleri profildeki kişilerin milletvekili olarak meclise gitmesinin önünü açar. Böylelikle daha heyecanlı ve istekli bir seçim kampanyası dönemi geçirir, insanların demokrasiye inancı pekişir ve bu kültür yerleşerek kalıcı hale gelir.
***
Kirli siyaset yöntemleri ve mubahçı zihniyet bir nebze olsun kırılır... Bu olmadığı müddetçe şimdilerde sıkça rastladığımız -Abdurrahman Çelebi- ekolündeki adaylara talim edeceğiz. O Abdurrahman Çelebi ki; dünya onun etrafında döner, o olmazsa sürükleyici listeler yapılamaz, hiçbir şey yolunda gitmez... Ayrıca siyasi entrikanın 1001 türlüsü anasının ak sütü gibi helaldir. Geliniz bu ekolün seçmene dayatılması riskini asgariye indiren düzenlemeler yapalım. Sırtını halka değil entrikalara dayayan bu -Abdurrahman Çelebi-lere fırsat vermeyelim. Parti tabanları özgür iradeleriyle bir vekil profili çizsin ve arkasında dursunlar. demokrasi kültürü adına bu revizyon gereklidir...
***
Seçimlerin ülkemize hayırlar getirmesi dileğiyle... Mutlu kalınız.