Türk yargı sisteminde iki tür boşanma bulunmaktadır. Çekişmeli Boşanma ve Anlaşmalı Boşanma.
Anlaşmalı boşanmada taraflar velayet, tazminat ve nafaka hususlarında anlaşmaya varmış olmaktadır. En temel olarak bu hususlarda anlaşmaya varmış olmalıdır.
Protokolde eğer tarafların çocukları varsa müşterek çocuk yada müşterek çocuklarla ilgili kişisel ilişki konusunda da anlaşmaya varmış olması gerekir.
Ancak çocuğun üstün menfaati söz konusu olur ise hakim protokolde değişiklik yapabilir.
Anlaşmalı boşanma, aradaki saygıyı kaybetmeden boşanmaktır. Ancak taraflardan biri büyük hak kaybı yaşayacaksa anlaşmalı olarak boşanmak mantıklı değildir.
Boşanırken medeni olmak gerekir ve kinle hırsla hareket etmemek gerekir. Hele ki ortada bir çocuk varsa...
Boşanırken şunu unutmayın. Bu adamın bir daha yüzüne bakabilecek miyim veyahut bir daha bu kadının yüzüne bakabilecek miyim..
Yalan delil üretmek, yalan tanık dinletmek suç olduğu gibi karşı taraf açısından öfke oluşturacaktır.
Sevgi ve saygı çerçevesinde boşanma olmaıdır.
Anlaşmalı boşanma davasında, boşanma protokolü, boşanma davasının manifestosudur. Her ne kadar anlaşmalı boşanma davasında görünürde kazanan ya da kaybeden yok ise de; protokoldeki en ufak bir hatanız hayat boyu yaşayacağınız mağduriyetlere sebebiyet verecektir. Protokolde bir kelime dahi önem arz etmektedir. Protokolde bir virgülün yeri dahi önemlidir.
Protokolde tarafların hak kaybı yaşamaması için protokol içeriği önem arz etmektedir. Tarafların gelecekte birbirlerine dava açamaması açısından da önem arz eden husustur.
Boşanma Görüşmesinde Avukatıma Her Şeyi Anlatmalı mıyım?
Avukatınıza karşı dürüst olmalı ve avukatınıza her şeyi anlatmalısınız. Avukatınız davada sizin menfaatiniz doğrultusunda hareket edecektir. Dolayısıyla avukatınıza her hususu anlatmanız sizin faydanıza olacaktır.
Taleplerinizi avukatınıza açıkça belirtmelisiniz.
Boşanmak istiyorum, çocuklarımın velayetini istiyorum, ziynet alacağını istiyorum, tazminat istiyorum, nafaka istiyorum şeklinde taleplerinizi belirtmelisiniz.
Ayrıca neden boşandığınızı ve yaşadığınız olayları da detaylı şekilde anlatmalısınız.
Ancak boşanma davasında boşanma avukatında psikolog olarak da sizi destek olmasını beklememelisiniz. Eğer boşanmak psikolojik olarak size ağır geliyorsa muhakkak alanında uzman bir psikologtan destek almalısınız. Çünkü avukatınız teselli etmekten ziyade hukuki süreci yönetmekle yükümlüdür. Yani avukatlar bu noktada daha realist olmak zorundadır.
Boşanma Davasında Avukata Vekalet Ücreti Ödeme Gücüm Yok. Ne Yapabilirim?
Şayet ödeme gücünüz yoksa bulunduğunuz ilin adli yardım bürosundan  avukat talebinde bulunabilirsiniz. Adli yardım bürosuna birtakım evraklar götürmeniz gerekmektedir.
Üzerinize kayıtlı taşınmaz olmadığına ilişkin belge
Üzerinize kayıtlı taşınır olmadığına ilişkin belge
Aktif sigorta kaydınızın olmadığına ve düzenli gelirinizin olmadığına ilişkin belge
Boşanma Avukatı Müvekkillerine Hangi Konularda Yardımcı Olabilir?
Boşanma dava dilekçenizin hazırlanması
Mahkemeye gerekli evrakların sunulması
Anlaşmalı boşanma halinde karşı taraf ile görüşme yapılması
Tazminat, Mal Paylaşımı gibi konularda uzlaşma müzakereleri gerçekleştirilmesi
Mahkemede sizin temsil edilmeniz
Çocuk velayeti ve ziyareti konusunda gerekli bilgilendirmeler ve müzakere
Varlıkların ve borçların bölünmesinde gerekli bilgilendirmeler ve müzakere
Nafaka konusunda gerekli bilgilendirmeler
Boşanmanızla ilgili diğer yasal konularda size yardımcı olunması
Yurtdışında Verilen Boşanma Kararlarının Tanıma ve Tenfizi
Yabancı Mahkemelerce verilen kararlar Türkiye’de kendiliğinden geçerli olmaz. Yabancı bir mahkemeden alınan kararı Türkiye’de uygulanabilir hale getirmek için yarıca bir dava açılması gerekmektedir. Örneğin yurtdışında boşanmış olan bir çift bu kararın Türkiye’de tanıma tenfizini yaptırmadıysa Türkiye’de hala evli olarak görünecektir.
Bu nedenle de bir dava açılmak suretiyle ilgili kararın Türkiye’de de uygulanabilir hale getirilmesi tanınması gerekmektedir. Tanıma ve tenfiz davaları Aile Mahkemelerinde açılacaktır. Bunun için yurtdışındaki mahkemenin vermiş olduğu kararın kesinleşmesi ve kesinleşen kararın apostil şerhli bir örneğinin Türkiye’deki Mahkemeye ibraz edilmesi gerekmektedir. Tanıma, yurtdışındaki mahkemenin vermiş olduğu kararın Türkiye’de uygulanabileceği ve hüküm doğurabileceğinin tespitidir. Tenfiz ise yurtdışındaki mahkemece verilen kararın icra edilebilirliğinin sağlanması anlamına gelir.