Boşanma avukatı denildiği zaman akla aile hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıkları çözen avukat gelmektedir. Aile hukuku, medeni hukuk içerisinde yer almaktadır. Hukuk büromuz Kayseri’de kazandığı tecrübe ile profesyonel bir şekilde hizmet vermektedir.

AİLE HUKUKU DENİLİNCE AKLA NE GELİR?

Aile hukuku denilince akla; evlenme, boşanma, nişanlanma, mal edinme, evlat edinme, miras edinme, velayet, vesayet, nafaka, kişisel ilişki gibi konular gelmektedir.

Aile içerisinde oluşabilecek HER TÜRLÜ sorun aile hukukunun kapsamına girmektedir.

AİLE HUKUKU ALANINDA NE GİBİ DAVALAR OLUR?

*Çekişmeli boşanma davası

*Anlaşmalı boşanma davası

*Anlaşmalı boşanma protokolünün hazırlanması

*Eşya tespiti(Değişik iş başvurusu)

*Ziynet alacağı davaları

*Velayet davaları

*Nafaka alacaklarının dava ve icra takiplerinin yapılması

*Soy bağının tespitine ilişkin davalar

*Evlilik dışı doğan çocuğun tanınması

*Çocuk malları

*Hısımlık

*Nişanın bozulmasından doğan maddi ve manevi zararların tazmini

*Evlilik öncesi eşler arasında yapılacak mal rejimi sözleşmesinin imzalanması

*Maddi ve manevi tazminat talepleri

*Mal rejiminin tasfiyesi

*Çocuk malları davalarının takip edilmesi

*Yabancı ülkede yaşayan Türk vatandaşlarının bu ülke mahkemelerinden aldıkları boşanma kararlarının tanıma ve tenfizi

*Miras davaları

*Aile konutu şerhinin tapu kütüğüne işlenmesi

Aile hukukunun kapsamı nedir?

Aile hukukunun temelini Türk Medeni Kanunu oluşturmaktadır. Aile hukuku, evliliklerin hukukudur. Ancak sadece evlenme değil nişanlanma da bu kapsama girmektedir. Çünkü bu da aile içerisinde oluşabilecek sorunlardan biridir.

AİLE HUKUKU NEDEN BU KADAR ÖNEMLİDİR?

Aile toplumun temel yapıtaşıdır. Aile hukukunun temeli ve yapılanması büyük önem arz etmektedir.

Aile hukuku, insanların hayatlarına tesir etmektedir.

BOŞANMA SEBEPLERİ NELERDİR?

Boşanma sebepleri genel ve özel boşanma sebepleri olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Genel boşanma sebebi, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır.

Özel boşanma sebebi ise zina, hayata kast, pek kötü muamele, onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk ve akıl hastalığıdır.

BOŞANMA DAVASINDA DELİLLERİN ÖNEMİ NEDİR?

Taraflar iddia ettiği hususları deliller ile ispatlamalıdır. Bu yüzden deliller oldukça önem arz etmektedir.

Boşanma sebebi ispatlanır ise hakim boşanmaya karar verir. Hakim, delilleri serbestçe takdir eder.

BOŞANMA DAVALARI NE KADAR SÜRER?

Çekişmeli boşanma davaları ortalama 2 yıl sürmektedir. Anlaşmalı boşanma davaları ise genellikle 2-3 ay sürmektedir.

Özel olarak belirlenen gibi konular aile hukukunun kapsama alanı içine girmektedir?

Uluslararası sözleşmelerde ve iç hukukta özel olarak belirlenen, aile içi şiddet, taşıyıcı annelik, çocuk kaçırma ve çocuk istismarı, yapay döllenme gibi konular da aile hukukunun kapsama alanı içine girmektedir.

Evlilik içinde doğan çocuk ile evlilik dışı doğan çocuk eşit haklara sahip midir?

Evlilik içinde doğan çocuk ile evlilik dışında doğan çocuk eşit haklara sahiptir. Bu tür davalara Aile Mahkemesi bakar. Aile Mahkemesinin olmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.

Velayet davası nedir?

Velayet hakkı nedir?

Reşit olmayan çocuk üzerinde anne ve babanın hakkına velayet hakkı denir.

Velayet hakkı, reşit olmayanlar için söz konusudur. Velayet hakkı yalnızca ana ya da babaya aittir.

Ana ya da baba dışındaki kimselerin velayet hakkı bulunmamaktadır. Anneannenin, dedenin, babaannenin dahi velayet hakkı yoktur.

Ergin çocukların velayet altında kaldığı istisnai bir durum var mıdır?

Hakim vasi atanmasına gerek görmedikçe, KISITLANAN ERGİN çocuklarda ana ya da babanın velayeti altında kalırlar.

Normal şartlarda erginler için velayet hakkı olmaz ama ergin bir kişi kısıtlanmış ise velayet hakkı söz konusu olur.

Velayet davası hangi mahkemede açılır?

Velayet davası, Aile Mahkemesinde açılır.

Velayet davası nasıl bir dava türüdür?

Velayet hakkı kendisinde olmayan eşin diğer eşe karşı açtığı dava türüdür.

VELAYET HANGİ GÖREVLERİ KAPSAR?

Velayet, çocuğun bakımı, eğitimi, öğretimi ve korunması ile ilgili temsil görevlerini kapsar.

Velayet yalnızca çocukların kişiliklerine ilişkin değerlerin korunması değildir. Aynı zamanda çocukların mallarının da korunmasıdır.

Velayet hakkı kapsamında hangi yükümlülükler bulunur?

Çocuklara bakmak, çocukları gözetmek, çocukların yetiştirilmesini ve eğitimlerini gerçekleştirmektir.

Çocuğa iyi bir eğitim vermek, çocuğu düzgün yetiştirmek, çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak velayet hakkının gereğidir.

Velayete ilişkin hükümler kural olarak kamu düzenine ilişkindir.

Velayete ilişkindavalarda re’sen araştırma ilkesi uygulanır mı?

Velayete ilişkin hükümler kamu düzenine ilişkindir. Hakim tarafların isteği ile bağlı değildir. Hakim kendisi araştırma yaparak çocuğun menfaatine en uygun olanı seçer. Çocuğun anne ve babasının isteğinden ziyade ÇOCUĞUN MENFAATİ önemlidir.

Ortak velayet konusunda iç hukukumuzda henüz bir düzenleme mevcut değildir. Ancak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ek protokolünde bu konuya ilişkin düzenleme bulunmaktadır.

Ancak ortak velayet çocuğun psikolojisini olumsuz etkileyebilir. Zaten boşanma aşamasında anne ve babasının çatışmasına maruz kalabilen çocuk bir de ortak velayet söz konusu olduğu zaman boşanmış çiftlerin arasında kalabilir. Herhangi bir karar alınacağı zaman sıkıntı meydana gelebilir. Çocukla ilgili önemli konularda çatışmalar yaşanabilir. Çocuk de tüm bunlara tanık olabilir.

Anne ve baba evli değilse velayet hakkı kime aittir?

Anne ve baba evli ise velayet hakkı anne ve babaya aittir. Evlilik birliği devam ettiği müddetçe anne ve baba velayet hakkını birlikte kullanırlar. Ancak anne ve baba evli değilse velayet verilirken anneye öncelik verilir.

Çocuk 8yaşına kadar anne sevgisine muhtaç kabul edilir. 8 yaşından sonra çocuk yargılama içerisinde kendisini ifade edebilecek konumda kabul edilir. Dolayısıyla hakim 8 yaşından büyük olan çocuklara velayet konusunda fikrini sorabilir.

Ancak her ne kadar hakim çocuğa fikrini sormuş ise de tek başına çocuğun fikri ile bağlı değildir. Çocuğun fikrini de göz önüne alarak çocuğun menfaatine en uygun olan kararı verir.

Anne ağır surette akıl hastası değilse ya da ahlaki açıdan kötü bir yaşam sürmüyorsa velayet anneye verilir. Annenin sürekli olarak intihara teşebbüs etmesi velayeti almasına engel teşkil eder. Yani annenin psikolojik rahatsızlığının boyutu önem arz eder. Bipolar bozukluğu olan annenin dahi velayeti alabildiği görülmektedir.

Anne ölmüş ise hakim velayeti babaya verir. Babaya da velayet verilemez ise çocuğa vasi atanabilir.

Anne ya da babadan birinin ölümü halinde velayet sağ kalan eşe verilir.

Üvey çocukların velayeti nasıl olur?

Eşler, ergin olmayan üvey çocuklarına da özen göstermekle yükümlüdür.

Velayeti kendi çocuğu üzerinde kullanan eşe diğer eş de durum ve koşullar elverdiği müddetçe kendi imkanları ölçüsünde yardımcı olur.

Anne ya da babanın yeniden evlenmesi halinde velayet kaldırılır mı?

Velayet hakkı kendisinde olan tarafın yeniden evlenmesi velayetin alınmasına sebebiyet vermez. Mantıklı olan da budur. Çocuk yeniden bir aile ortamına kavuşabilir. Biyolojik babasından ya da biyolojik annesinden daha iyi annelik ya da babalık yapabilen kişileri uygulamada da görmekteyiz.

Velayetin değiştirilmesi davası nedir?

Velayet hakkı kendisinde olmayan tarafın velayeti talep ettiği dava türüdür.

Ancak velayetin değiştirilebilmesi için çocuğun üstün menfaatlerinin zarar görmüş olması gerekir. Velayet keyfi olarak sürekli değiştirilmez. Bu durum çocuğun da psikolojisini olumsuz etkiler. Çocuk alıştığı düzeni sürekli bozmak zorunda kalır. Bu yüzden de velayet ancak ve ancak çocuğun üstün menfaatlerinin zarar görmüş olması halinde değiştirilir.

Taraflardan birinin ölümü velayet değişikliğine sebebiyet verir. Velayet hakkı kendisinde olan taraf ölmüşse velayet sağ kalan eşe verilir. Velayet hakkı sadece anneye ya da babaya verilir. Anneanne ya da babaannenin çocuk üzerinde velayet hakkı yoktur.

Velayet hakkı kötüye kullanıyorsa velayet değişikliği söz konusu olabilir. Velayet hakkı kendisinde olan taraf çocuğun bakımı, gözetimini ağır surette ihmal ediyorsa velayet değiştirilebilir. Çocuğun fiziksel, ruhsal ve sosyal gelişimi olumsuz ise velayet değiştirilir.

Velayetin değiştirilmesi geniş yorumlanmalıdır. Sadece anne ya da babadan birinin ölmesi, anne ya da babanın yeniden evlenmesi, anne ya da babanın şehir değiştirmesi durumları ile sınırlı değildir. Velayet hakkını kötüye kullanan taraftan velayet alınır. Velayet sahibi, diğer ebeveynin çocukla kişisel ilişki kurmasına engel oluyorsa velayet kendisinden alınır.

Velayet hakkı kendisinde olan tarafın yeniden evlenmesi çocuğa verilen nafakayı etkiler mi?

HAYIR.

Diyelim ki velayet hakkı anneye verildi. Anne yeniden evlendi. Babanın çocuğa ödemiş olduğu iştirak nafakası anne yeniden evlenmiş olsa dahi devam eder. Baba kendi imkanları ölçüsünde çocuğun giderlerine katılır.

Her ne kadar kadının yeniden evlenmesi nafakanın kesilmesine sebebiyet verse de bu durum çocuk yönünden böyle değildir.

Biyolojik baba, anne yeniden evlense dahi çocuğun giderlerine katılmaya devam eder.

Türk Medeni Kanunu md.182/2 gereği velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve giderlerine kendi imkanları ve ekonomik gücü oranında katılmak zorundadır.

Velayetin değiştirilmesi talebi ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebiterditli dava şeklinde açılabilir mi?

HMK’nın111.maddesi gereğince ‘’Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında aslilik- ferilik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için talepler arasında ekonomik ya da hukuki bir bağlantının olması şarttır. Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’i talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz.’’

Velayet hakkı kendisinde olmayan taraf velayeti istedi ancak bu talebi reddedildi diyelim. Bu durumda velayet hakkını isteyen ancak talebi reddedilen taraf, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini isteyebilir. En azından çocukla kendisi arasında daha fazla kişisel ilişki kurulmasını isteyebilir.

Velayet davalarında yetkili ve görevli mahkeme neresidir?

Velayete ilişkin tüm davalarda Aile Mahkemesi görevlidir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.

Yetkili mahkeme ise davacının ya da davalının yerleşim yeri mahkemesidir.

Velayet ile ilgili davalar çekişmesiz yargı işidir. Çekişmesiz yargı işlerinde de yetkili mahkeme talepte bulunan kişinin ya da ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesidir.

Velayetle ilgili davalar da çekişmesiz yargı işi olduğu için yetkili mahkeme konusunda Hukuk Muhakemeleri Kanununun düzenlemesi böyledir.

Boşanma davasında kusurlu bulunan eşe velayet verilebilir mi?

Çocuğun üstün menfaati gerektiriyorsa boşanma davasında kusurlu bulunan eşe de velayet verilebilir.

BOŞANMADAVASI SONRASI BEKLEME SÜRESİ(İDDET MÜDDETİ)

İddet müddeti kadınlar için söz konusu olur. Boşanma davası gerçekleştikten sonra kadının başka birisiyle evlenmek için beklemesi gereken bir süre bulunmaktadır. Kadının iddet müddetinin bulunmasının sebebi hamileliğin bulunması ihtimalidir. Amaç ise soybağı karışıklıklarının önlenmesidir.

İddet süresine uymama kesin OLMAYAN evlenme engellerinden bir tanesidir. Kadının önceki evliliğinden hamile olup olmadığı kesin olarak anlaşılmalıdır. Aksi takdirde soybağı karışıklıkları meydana gelecektir.

İDDET MÜDDETİ NE KADARDIR?

Kadın evlilik bittikten sonra 300 gün geçmeden yeniden evlenemez.

Çocuğun ölü doğması ve düşük dahi doğum kabul edilir.

İddet müddeti yalnızca kadına verilen bir kısıtlama mıdır?

İddet müddeti yalnızca kadına getirilen bir kısıtlamadır. Çünkü doğurgan olan kadındır. Soybağı karışıklığı olmasının engellenmesi amaçlanmıştır.

Erkekler boşandığı zaman istedikleri zaman evlenebilmektedirler.

İddet müddetinin kaldırılabilmesinin herhangi bir yolu var mıdır?

Yukarıda da bahsettiğimiz üzere iddet müddetinin getirilmesi amaç soybağı karışıklığının önlenmesidir. Soybağı karışıklığı meydana gelmeyeceği net olarak anlaşılırsa iddet müddeti kaldırılır.

Kadın boşandığı eşi ile yeniden evlenmeye karar verirse iddet müddeti kaldırılır.

Kadın başka biri ile evlenmeye karar vermiş ise hamile olmadığı kesin olarak anlaşılır ise iddet müddeti kaldırılır.

Hamile olan kadının doğum yapması halinde de bu süre kaldırılacaktır.

Kadına getirilen bu kısıtlama yalnızca Türkiye’de mi bulunmaktadır?

Bu durum yalnızca Türkiye’de değil birçok Avrupa ülkesinde de bulunmaktadır. Hiçbir ülke soybağı karışıklığı meydana gelsin istememektedir.

İDDET SÜRESİ DOLMADAN EVLENMEK MÜMKÜN MÜDÜR?

Her ne kadar iddet süresi dolmadan ya da iddet müddeti mahkeme kararı ile kaldırılmadan evlenmek mümkün olmasa da kadının bekleme süresi uymadan yeniden evlenmesi, evliliğin mutlak ya da nisbi butlanını gerektirecek bir hal değildir.

Böyle bir durumda evlilik geçerli bir evlilik kabul edilir. Yok hükmünde sayılmaz.

Evlendirme Yönetmeliği’nin 15. maddesinin c bendi, iddet müddetini evlendirme engeli olarak saymıştır. Yine bu yönetmeliğin 23. maddesine göre; evlendirme memuru, evlenmek isteyen tarafların dosyasında evliliğe engel bir durum tespit ederse, tarafların bu evlenme talebini reddetmek zorundadır. Bu engelin yokluğu ispatlanmadıkça taraflar evlenemeyecektir. Fakat her nasılsa bu durumun varlığına rağmen nikah memuru tarafların evlenme talebini reddetmez ve nikahı gerçekleştirirse; yine bu durumda evlilik geçerli olacaktır. Kanuni bekleme süresini beklemeden evlenen kadının bu şekildeki son evliliği geçerlidir.

İddet müddetini kaldırma noktasında mahkemenin takdir yetkisi var mıdır?

Doktor raporu ile kadının hamile olmadığı belgelenmiş ise hakime takdir yetkisi tanınmamaktadır. Hakim bu durumda iddet müddetini kaldırmak zorundadır.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte gebeliğin erken dönemlerinde dahi çocuğun nesebi anlaşılabilmektedir. Bu durumda iddet müddetinin kaldırılması eskisi kadar zor değildir.

İddet süresini kaldırmada yetkili ve görevli mahkeme neresidir?

Yetkili mahkeme kadının yerleşim yeri mahkemesidir.

Görevli mahkeme ise Aile mahkemesidir. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemesidir.

Yabancı kadınlarda iddet müddeti nasıl uygulanır?

Yabancı kadınlar bakımından iddet müddetinin uygulanmasında kadının kendi milli hukukundaki hüküm uygulanır.

İDDET MÜDDETİ GENELLİKLE KAÇ GÜNDE KALKAR?

Kişiler yeniden evlenmek için 300 günlük bekleme müddetini kaldırmak isterler. Bekleme süresinin kaldırılması talebiyle açılan davalar çok kısa sürmektedir. Bu süre15 gün ila 30 gün arasında olacak şekildedir.

İDDET MÜDDETİNİN BAŞLANGIÇ TARİHİ NASIL BELİRLENİR?

İddet müddeti boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren başlar. Boşanma kararı taraflara tebliğ edilecek. Tebliğden sonra her iki taraf da itiraz etmezse karar kesinleşir. Bu durumda süre başlar.

Kararın kesinleşmesinden itibaren 300 günlük süre bekleme süresidir.

İDDET MÜDDETİNİN KALDIRILMASI DAVASI NASIL BİR DAVADIR?

Hasımsız bir davadır. Kadının sağlık kontrolü ile hamile olmadığını ispatlaması yeterlidir.

Mahkemede sadece davacı taraf vardır. Bu davada davalı taraf bulunmamaktadır. Bu dava Aile mahkemesinde açılır. Yetkili mahkeme ise kadının yerleşim yeri mahkemesidir.

Eski eşiyle yeniden evlenen kadının iddet müddetinin kaldırılması için dava açmasına gerek var mıdır?

Kadın eski eşiyle yeniden evlenecek olsa dahi iddet müddetinin kaldırılması için dava açmak zorundadır.

İddet müddetinin kaldırılması davasında karar tebliğ edilmeden taraflar sadece ilama dayanarak evlenebilirler mi?

İddet müddetinin kaldırılması davası ile bu süre kaldırılmışsa taraflar kararın tebliğine gerek olmaksızın sadece ilama dayanarak evlenebilirler.

İddet müddeti içerisinde kadın hamile kalmış ise ya da doğum yapmış ise ne olur?

Kadın iddet müddeti içerisinde hamile kalmış ise ya da doğum yapmış ise aksi ispat edilinceye kadar çocuk boşanılan kocaya ait kabul edilir. Aksi ispat edilinceye kadar çocuğun babası boşanılan kocadır.

Aksi kadın tarafından rapor ile ispat edilebilir. Boşanılan koca da soybağının reddi davası açabilir.

Sonuç olarak; kadının hamile olmadığının belirlenmesi durumunda ya da kadının eski eşiyle evlenmesi durumunda iddet müddeti kaldırılır. İddet müddetinin kaldırılmasında hakimin takdir yetkisi yoktur. Çekişmesiz yargı türüdür. Erkek için iddet müddeti olamaz. İddet müddeti yalnızca kadına getirilmiş bir kısıtlamadır. İddet müddetinin amacı soybağı karışıklığına sebebiyet vermemektir.

BOŞANAN KADININ HAKLARINELERDİR?

Yargı sisteminde iki tür boşanma davası bulunmaktadır. Anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma olmak üzeredir.

Tarafların evliliği en az bir yıl sürmüş ise anlaşmalı olarak boşanabilirler. Ancak bir yıldan kısa sürmüş ise anlaşmalı olarak boşanamazlar.

Boşanma davası, anlaşmalı boşanma olmaması halinde boşanmak isteyen eşin açtığı davadır.