Türkiye’miz bir deprem ülkesidir ama bunun önlemleri hiçbir zaman alınmaz.

Ülke olarak bu felaketlerin acısını çok yaşadık, yaşıyoruzda.

Yüz binlerce bina yıkıldı, sadece son iki büyük depremde binlerce insanımız enkaz altında kalarak can verdi.

Çoğumuz yaralıyız,

Kahramanmaraş merkezli depreminden söz edeyim.

06 Şubat…Gece saat 04.17

06 Şubat…Gündüz saat 13.24

Kahramanmaraş ve bütün yöre sallanmaya başladı.

Depremin şiddeti 7.7idi… Geçmişte yaşanan Marmara depreminden daha büyük.

Ardından 9 saat sonra saat 13.24-7.6.

7.7 şiddetindeki Deprem 80 saniye sürdü, Kahramanmaraş başta olmak üzere çevresindeki 9 ili vurdu ve çevresinde ne kadar bina varsa, konutlar, hastaneler, okullar ve kışlalar dâhil tamamı yerle bir oldu.

Bölgeyi adeta haritadan silindi.

Çoğu eksik malzemeden inşa edilen yapılardan oluşan on binlerin üzerinde bina yıkıldı, on binlerin üzerinde vatandaşımız ölüyüz binlere varan yaralı.

Bazıları enkaz altında kalarak, bazıları soğuktan donarak…

Depremden sonra Devlet-Millet el ele vererek ‘eksiklere’ rağmen yaraları sarmaya başladık. Türkiye’miz kenetlendi doğusuyla-batısıyla-güneylisiyle-kuzeylisiyle herkes bir ucundan tuttu.

İletişim gelişmişti.

Bütün dünyada olduğu gibi en önemli haberleşme aracı sosyal medya ve teknoloji.

Bu büyük felaketin haberi Dünyaya anında ulaştı. Dört bir yandan arama-kurtarma ekipleri bölgeye gelmeye başladı.

Ulaşım derseniz, Bölgede en önemli ulaşım kanalları da zarar görmüştü. Ancak bu güçlü deprem  oto yolları ve üzerindeki tünel ve köprüleri de büyük oranda tahrip etmiş, bazılarını çökertmişti. Bu durumlara bir gazeteci ve bölge insanı olarak bizahati şahit oldum.

Haritadan silinen kentlerimizde insanlar kan ağlıyor, on binlerce ölü ve yaralı yerlerde, enkazlarına altında yatıyordu.

Hastane, doktor, ilaç, gıda, çadır ve ısınma hiçbir şey yeterli değildi ilk günlerde.

Dolaştığım yerlerde boynuma sarılan insanlar” bize yardım edin, yıkıldık hiç bir şeyimiz kalmadı, yaşlı bir teyze kocam öldü” diye ağlıyordu.

İlk günde büyük bir şok yaşanıyordu bölgede. Yaralar sarılmaya başladıktan Günler sonra işler giderek normale dönmeye başladı. Yurt düzeyinde açılan kampanyalarda büyük yardımlar toplandı. En önemli yardım gıda ve kışlık giysilerdi.

Dünyanın ve Ülkemizin dört bir yanından Deprem bölgelerine birbiri ardına yardım yağmaya başladı. Harabeye dönüşen kentlere on binlerce binlerce çadır kuruldu.

Giden araçlar yardım götürüyor, dönenler ise yaralıları ve başka şehirlere gidenleri götürüyordu.

Devletimiz ve Bu Büyük fedakar milletimiz 6 Şubattan bugüne kadar  bu kış koşullarında elinden geleni yaptı, yapmaya da devam ediyor.

Deprem Psikolojisi,

Deprem bölgelerinde yaşanan bu felaketin ardından, her bir vatandaşımız, bu felaketin travmasını yaşıyor? Psikolojisi bozulan insanlarımıza acilen psikolojik destek ivedilikle sağlanmalı. Bir yandan yaralar sarılırken bir yandan da deprem öncesi normal yaşam dönülmesi konusunda her türlü destek ortaya konulmalı.

Kahramanmaraşlılar olarak, Ülkemizi acıya boğan bu felakette yardım için bölgeye koşan yüreği bizimle atan herkese, her kesime teşekkürlerimizi sunuyoruz.