Nedir eser?
Kentin tıkanan trafiğinin çözüme kavuşturacak yollar, caddeler, bulvarlar ve köprüler yaparsınız, siz öldükten sonra da “Bu eseri filan belediye başkanı yaptı” derler.
Ama kümbetin altında, tarihi kalede define kazısı yaptıktan sonra bunu alt geçide çevirirseniz ya da üstüne 2 cafe inşa ederseniz alay malzemesi olursunuz.
Klasik, kolay rant mimarisinin ötesinde kente bir bina, bir kültür merkezi inşa edersiniz, öldükten sonra da “Kayseri’de Cumhuriyet döneminde inşa edilmiş en muhteşem yapı” derler..
Örnek Kocasinan Belediye binası..
Gençliğin kültürel anlamda hayat bulacağı bir kültür merkezi inşa edersiniz, bu merkezde müzik koroları, tiyatro toplulukları yetişir, kentin geleceğine damga vuracak başarılar sergiler. Siz öldükten sonra da, “Bu kültürle, sanatla barışık gençlik filan başkanın eseridir” derler.
Kentin ekonomisine can katacak, ulusal ve uluslar arası ticaretin nabzını oluşturacak Tüyap gibi bir fuar merkezi inşa edersiniz, öldükten 100 yıl sonra bile, o kentte o tarihlerde sanayi, mobilya, makine, bilgisayar teknolojileri sergilenir pazarlanır “Allah razı olsun filan başkandan, kentin ekonomisinin can damarı oldu bu fuar” denir.
İstanbul’dan hızlı trene binen bir yurttaş Kayseri üzerinden Sivas’a, Malatya’ya giderse bu hizmete katkı verenler her zaman hayırla yad edilir. Yerköy’den Kayseri’ye kılçık atmak değildir, Yüksek Hızlı Tren hizmeti.
Ya da Edirne Kapıkule’den çıkıp takılacağı otobanla Kayseri’ye gelmektir, Doğuya devam etmektir. Kırşehir’den kılçık atmak değildir otoban hizmeti.
Bunları neden mi gündeme getirdim.
Her seçim döneminde yaşıyoruz aynı komediyi.
"Sayın Cumhurbaşkanı 500 eseri hizmete açmak, 200 eserin temelini atmak için Kayseri'ye geliyor" afişlerini.
Ya da çıkıyor bir belediye başkanı ve adayı, “Görev süremiz içerisinde 599 eser kazandırdık beldemize, kentimize” diye başlıyor. Sanki mağaza müdürü de indirim kampanyası yapıyor, niye 600 değil diye sormaz mı insan.
Eser dediklerini saymasını isteseniz, yağmursuyu kanalının üzerindeki rogar kapagını da eklese sayamaz. Çünkü yok.
Efendiler bunlar eser değil yapmakla yükümlü olduğunuz sıradan çalışmalardır.
Bu günkü kadrolar tam 32 yıldır bu kentin kaderine hükmediyor.
Ve 32 yıl sonra gelen bir tarım bakanı Kayseri’de konuşurken sulanabilir tarım arazilerinin öneminden bahsediyor.
Hiçbir partili de çıkıp, “Sayın Bakan Türkiye’nin ikinci GAP’ı olarak planlanan, sonra da sulama boyutu sessiz sedasın ortadan kaldırılan, Yamula Barajını tamamlamak bu iktidara nasip oldu. Ama sulama hizmeti veremiyor. Sadece kıyılarına manzaralı villalar dikiliyor. Sulama boyutunu ne zaman hizmete alacaksınız?” diye sormuyor, soramıyor.
Veya, Gıcık Tüneli’nden geçip Develi Ovası’na hayat vermesi planlanan Zamantı Suyu ne zaman Akdeniz yerine Karadeniz’e akmaya başlayacak?” diye.
Konumuza dönecek olur isek.
Günümüzde eser nedir biliyor musunuz?
Halkın hayatını kolaylaştıracak projelerdir, artık en büyük eserler.
Mesela Kocasinan. Melikgazi, Talas gibi nüfus yoğunluğu olan ilçelerde açacağınız, 3 kap yemeğin 40-50 liradan satılacağı, üniversite ve lise öğrencilerinin yanı-sıra emeklinin kuyruğa girip sıcak yemek yeme imkanı bulduğu Kent Lokantalarıdır.
Eser nedir günümüzde biliyor musunuz?
Marketlerde kilit altında tutulan çocuk mamalarına annelerin ulaşabileceği Mamamatikler, annenin hijyeni için uygun yerlerde Pedmatikler kurmaktır.
Eser nedir biliyor musunuz?
Her annenin çocuğunu kucağına alarak, çocuğu 4 yaşına gelene kadar hastane otobüsünden ücretiz yararlanmasıdır, her annenin çocuğu için sabahları kapısında bir litre süt bulabilmesidir.
Eser nedir biliyor musunuz?
Ayşe Teyze’nin Tomarza Şıhbarak’taki bahçesinde ürettiği domatesi, biberi sabahın ilk saatlerinde onun bahçesinden bedeline satın alarak Kayseri’deki tüketiciye uygun fiyata ulaştırabilmektir.
Eser nedir biliyor musunuz?
Emekli Hacı Emmi’ye ayda bir kilo et verebilmektir.
Eser nedir biliyor musunuz?
Benim çocuğumun eğitim aldığı şartların aynısını kendi çocuğu için de uygun görmek, kendi çocuğunu kolejlerde okutup, benim çocuğuma İmam-Hatip dayatmasında bulunmamak, yani kent çocuklarının eşit eğitim imkanlarından yararlanmasını sağlamaktır.
Eser nedir biliyor musunuz?
Devasa binalar inşa edip içine doktor koymak, vatandaşın randevu başvurusuna anında cevap vermek, ona 9 ay sonrası için gün vermemektir.
Eser nedir biliyor musunuz?
Devasa adliye binaları yapmak değil, adliye binalarına yurttaşın kolay erişeceği adaleti yerleştirebilmektir.
Eser nedir biliyor musunuz?
Kamuda bir kadroya eleman alınacaksa, bu eleman için uygun rekabet ortamını yaratarak, en iyinin bu kadroya girmesini sağlamaktır.
En büyük eser ise;
Yetkiyi aldıktan sonra, her günün akşamı yaptıkları için, imza attıkları için vicdanına hesap verebilmektir.