Nefes Gazetesi’nden Nuray Babacan’ın yazdığına göre, AKP içinden bir heyet Sayın Cumhurbaşkanını ziyaret ederek, 24 Ekim’de görülecek Mutlak Butlan Davası’nın sonuçları hakkında öngörülerini aktarmışlar.

İddialara göre, CHP’ye kayyım atanmasının ekonomi üzerindeki maliyetinin, altından kalkılamayacak düzeyde olabileceğine dikkat çektiler.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başına yeniden gelerek partiyi yöneteceğini zanneden bazı zavallılar da lacileri ütületip, şimdiden görev beklemeye başladılar bile.

Önceki gün Sahte Diploma Davasında sergilenen görüntüler de, CHP Kuşatmasının her alanda devam edeceğini gösteriyor.

Yani ellerinden gelse, İmamoğlu ve diğer tutuklu belediye başkanlarını, yattıkları tek kişilik hücrelerin önüne konulacak kürsü karşısında ve demir parmaklıklar ardında yargılamak istiyorlar.

Neyse ki iş bilen, kanuna, yasaya uyan yargı mensupları var da, buna fırsat, buna izin vermiyor.

Ancak Cumhuriyet Halk Partisi’ne sudan sebeplerle genel başkan atamak Medeni Dünya ile ilişkilerimizi tamamen sonlandırmak gibi ağır bedeller ödememize neden olur.

Zaten başlatılan seçilmişlerin tutuklanması furyası, takatsiz kalan ekonomiyi komaya soktu. Buna bir de CHP’ye genel başkan atamak çılgınlığı eklenirse, Türk Ekonomisinin tabutuna son çivi de çakılmış olur.

Zira, yolunu kesmeye çalıştığınız Ekrem İmamoğlu, bu saatten sonra sadece Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayı değil, 20 milyon seçmenin de Cumhurbaşkanı adayıdır.

Yolunu kesseniz bile, binlerce, on binlerce Ekrem İmamoğlu vardır sırada.

Ayrıca siz sanıyor musunuz, CHP’ye kayyum atandığında, genel merkez yöneticisinden üyesine kadar CHP’liler atanacak kişinin karşısına dizilip ‘Emredin Genel Başkanım’ diye hazır olda bekleyecek.

Siz sanıyor musunuz, bu güne kadar yapılan her kumpas girişiminde olduğu gibi, CHP Genel Merkezinin B Planı, C Planı yok.

“Havalar soğudu, Özgür Özel meydanlara adam toplayamaz, bundan sonra” diye de boşuna sevinmeyin.

Ben Yozgat’ta izledim yaptığı mitingi, 1 Kasım’da Kayseri’de izleyeceğim.

Biliyor musunuz, o mitingde yer bulan her fert, en az Özgür Özel kadar inançlı ve kararlı.

Zira uzun yıllardan sonra, kendilerini anlayan, onlar gibi konuşan, sıkıntılar için çözümü olan, milletin içine sürüklendiği sefaletin farkında olan bir siyasal anlayış var miting kürsüsünde.

CHP’yi bitirmeye, belediye başkanlarını yargı yoluyla hizaya getirmeye dönük her girişim, CHP’nin oyunu en az yüzde 1 daha artırıyor ve siz bunu gördükçe deli oluyorsunuz, biliyorum.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti seçim sonuçları. yapılacak ilk Türkiye Cumhuriyeti seçim sonuçlarının da habercisidir.

Gelelim, 24 Ekim’de CHP’ye yargı yoluyla Kayyım olacağı söylenen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun durumuna.

Sayın Kılıçdaroğlu kaybettiği kurultaydan bu yana, verdiği sağlıksız kararlar ve uygulamalarla CHP’lilerin saygı ve sevgisini yok etmiştir.

Yani bir Hikmet Çetin kadar, bir Merhum Altan Öymen kadar olamamıştır.

Sormazlar mı, “Ankara’dan İstanbul’a adalet yürüyüşü yapıp kitleleri peşinden sürüklerken, Adaletsiz bir karara nasıl alet oluyorsun, olacaksın?” diye.

Yani kendinize gelin artık.

Bu iş bitti.

Bakmayın Kayseri’de birbirini yiyen CHP kültüründen yoksun bir avuç insanın delege hesapları ile ön plana çıkmasına ve partinin daha da güdük hale gelmesi için ellerinden geleni yapmasına.

Gördünüz mü İstanbul İl Kongresini.

Baktınız mı Türkiye’de yapılan il kongrelerine.

CHP ülkede tek vücut.

Çünkü parti yönetimine gelen, getirilen insanlar CHP Kültürü ile donanmış insanlar.

Meydanları dolduranların arasında yer bulan Atatürkçü MHP’lileri, Apo’ya önder denmesini içine sindiremeyen Milliyetçilerin oranını şaşıp kalırsınız.

Sadece onlar değil, yıllardır bir görev ciddiyetiyle AKP’ye oy verenlerin söylediklerini dinleseniz, şok olursunuz.

Ondandır kabuğunuza çekilmeniz.

Toplayacağınızı bilseniz, Özgür Özel’in topladığının yarısını, meydan meydan gezersiniz, ama o iş bitti, yevmiyeli mitingciler dışında kimseyi getiremezsiniz meydanlara ve bunu çok iyi biliyorsunuz.

Artık kabul edin, bu saatten sonra yargıyı daha fazla zora sokmayın.

Vatan Hainlerine Kurucu Önder Payesi vererek seçim kazanmayı umuyorsanız da büyük bir yanılgı içindesiniz.

Trump’tan aldığınız meşruiyetin son kullanma tarihi de ilk seçime kadar.

Atatürk’ün tanımı ile Aziz Türk Milleti kararını vermiştir.

Şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da bağımsızlığını yeniden kazanacaktır, Cumhuriyet ve Demokrasiden bir milim geri adım atmayacaktır. Bu Aziz Milletin cebinden aşırılanların hesabının bu iktidar ile sorulmayacağına da artık kanidir ve sandıkta değiştirmekte kararlıdır.

Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP’ye genel başkan yapıp sonra da onunla koalisyon kursanız bile, Kılıçdaroğlu’nun arkasına takılacak tek bir yurttaş bulamazsınız.

Size tavsiyem, yol yakınken ve kızgın tavada yağ gibi eriyen parti tabanınız tamamen tükenmeden getirin sandığı ve seçimden muhalefet partisi olarak çıkın.

Hiç değilse, taşeronlarınıza, yaptıklarına göz yumduklarınıza 5 yıl daha dokunulmazlık kazandırır, nefes almalarını sağlarsınız.